Seni beş yıldır tanırım. Bu işi yapabilecek tek adam sensin. | Open Subtitles | أننى أعرفك منذ خمس سنوات أنت الرجل المناسب للمهمة |
Tanrıyla, sonsuza kadar yaşamak için anlaşma yapan adam sensin değil mi? | Open Subtitles | أنت الرجل الذي يطلب من الرب أن يعيش للأبد؟ |
-Adam sensin... -İnandığımız adam sensin ve orda pozitif bir şeyyaratacaksın. | Open Subtitles | أنت رجل المهمة أنت الرجل الذي نثق به و الذي سيعطي إشارة إيجابية هناك |
Ama aradığımız adam sensin. | Open Subtitles | ولكن, انت الرجل الذي نريده ..تعرف كيفية الوصول إلى بويرتا دي فويغو |
Çocuklarımın babası olmasını istediğim adam sensin. | Open Subtitles | أنت الشخص الوحيد الذي أريده أن يكون والداً لأولادي |
Sebebi ne olursa olsun güvenebileceğimi hissettiğim tek adam sensin ve bunu hatırlayabiliyorsam, onlar çok uzakta değil demektir, yani hemen çıkmamız gerek. | Open Subtitles | لاي سبب , انت الشخص الوحيد الذي اشعر انه يمكنني الوثوق به اذا انا تمكنت من التذكر , هم سيتذكرون ايضا علينا الخروج الان |
Tek aklı başında adam sensin. Belki bunlar bittikten sonra birşeyler yaparız. | Open Subtitles | أنت الرجل العاقل الوحيد، ربّما يمكننا أن نذهب. |
Eğer bu işi polislerin Yaptığından daha hızlı ve daha güvenli yapabilirsen işte o zaman aradığımız adam sensin demektir. | Open Subtitles | إذا أنت يُمكنك أن تساعد على إنهاء هذا الشيء بسرعة وأكثر أماناً من الشرطة ، تكون أنت الرجل المنشود |
Kardeşiminle yatan adam sensin. | Open Subtitles | .. العلاج .. أنت الرجل الذي تواعده أختي ؟ |
Kardeşimi beceren adam sensin, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً ، أنت الرجل الذي يضاجع أختي ، صحيح؟ |
Eski kocam dışında yattığım tek adam sensin. | Open Subtitles | علاوة على طليقي، أنت الرجل الوحيد الذي ضاجعته |
Aradığım adam sensin demek. | Open Subtitles | في الحقيقة أنت الرجل الذي أردت الحديث معه |
Kendini ihbar edebilecek tek adam sensin, Leo. | Open Subtitles | أنت الرجل الوحيد الذي يستطيع القيام بذلك، ليو. |
Burayı batıracak olan adam sensin. | Open Subtitles | أنت الرجل الذي يعرّض هذا المكان بالمسئولية |
Losyonlar ve mendillere giden tanıdığım tek adam sensin. | Open Subtitles | أنت الرجل الوحيد الذي أعرفه التي من شأنها تسجيل لوسيون والأنسجة. |
Demek hayatımı isteyen adam sensin. | Open Subtitles | لذا أنت الرجل الذي يريد حياتي. |
Sarayın dışındaki tek adam sensin. | Open Subtitles | أنت الرجل الوحيد الذى كنت خارج المكان |
Santa Monica polisini yeşil ışıkta yakalayan adam sensin. | Open Subtitles | انت الرجل الذي جعل شرطي سانتا مونيكا يحصل على الضوء الاخضر |
Bilmiyorum Hyde. Yani, burada cool adam sensin. | Open Subtitles | لا أعلم, هايد, أقصد هنا, أنت الشخص الرائع |
Bu ülkede, savaş verebilecek tek adam sensin. | Open Subtitles | انت الشخص الوحيد في هذا البلد الذي يستطيع ان يخوض المعركة |
Anladığım kadarıyla, içeri birşeyin nasıl sokulacağını bilen adam sensin. | Open Subtitles | أعتقد انك الرجل الذى يستطيع الحصول على الأشياء |
Görüşürüz. Mümkün değil, Marslı. Hayatımı kurtaracak adam sensin. | Open Subtitles | مستحيل أيها المريخي، فأنت الرجل الذي يستمر بإنقاذ حياتي |
Evet, beni bu hale getiren iyi adam sensin. | Open Subtitles | آجل, أنت هو الرجل الجيد الذي فعل بي هذا |
Demek Seebach'ın tavsiye ettiği genç adam sensin. | Open Subtitles | "إذن أنت الشاب الصغير الذي وصى علية "سيباخ |