"adam varmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • كان هناك رجل
        
    Bu akşam yemekli vagonda masanızda bir adam varmış. Open Subtitles كان هناك رجل على منضدتك الليلة في عربة الطعام
    Yaşlı bir adam varmış, bankta oturup hüngür hüngür ağlıyormuş. Open Subtitles كان هناك رجل عجوز يجلس على مقعد في المتنزه ويبكي لوحده حسناً؟
    Noah Webster adında bir adam varmış orijinal sözlüğü yazan sonra o ölünce Charles ve George Merriam adında iki kardeş sözlüğü düzenleyip adına Merriam-Webster Sözlüğü demişler. Open Subtitles كان هناك رجل يسمى نوح وبستر. هو الذي كتب القاموس الأصلي, وعندما توفي هذان الأخوان.
    Kalabalıkta her şeyi ayarlayan kulaklıklı bir adam varmış. Open Subtitles كان هناك رجل بين الحشود يضع سماعة أذن ينسّق الأمر كلّه
    Ona zarar vermek isteyen bir adam varmış. Open Subtitles لاستشعار أي شيء. كان هناك رجل الذي أراد أن يلحق أي ضرر لها.
    Evvel zaman içinde görünmez bir adam varmış... artık görmezden gelinmekten bıkmış usanmış. Open Subtitles كان هناك رجل غير مرئي.. وقد أصيب بالتعب من كونه لا يُرى.
    Orduda emrindeki askerle nöbet bekleyen bir adam varmış. Open Subtitles كان هناك رجل في الجيش يحرس مع زميله
    Her zaman güvenebilecekleri bir adam varmış. Open Subtitles اُخبرت انه كان هناك رجل واحد يعتمد عليه
    Bir zamanlar harika bir karısı ve sevimli bir çocuğu olan bir adam varmış. Open Subtitles ...في قديم الزمان ...كان هناك رجل لديه زوجة رائعة ..وكان لديه إبنه الجميل
    Bir zamanlar çarpık bir adam varmış Yürürmüş yollarda çarpık çarpık Open Subtitles كان هناك رجل مُحدودَب مخبول* *سار ميلًا معوجًا
    Bir zamanlar çarpık bir adam varmış Yürürmüş yollarda çarpık çarpık Open Subtitles كان هناك رجل محدودب* *مجنون سار ميلًا معوجًا
    Alabama'da yaşlı bir Hint adam varmış, mahallede yürüyüşe çıkmış. Open Subtitles يبدو أنه كان هناك رجل هندي عجوز في "ألاباما"، وكان يتجول في حيه. رأته سيدة واتصلت بالشرطة وقالت،
    Beni endişelendiren şu ki hizmetçi, Bristol'da kompartımana girdiğinde Florence'ın yanında bir adam varmış. Open Subtitles ما يقلقني حقاً هو أنه حين ذهبت الخادمة لمقصورة "فلورنس" في (بريستول)، كان هناك رجل بصحبتها
    Kimonolu bir kadını seven bir adam varmış. Open Subtitles كان هناك رجل أحب إمرأة ترتدي الـ (كيمونو)
    Bir adam varmış tamam mı? Bildiğin sıradan biri. Open Subtitles كان هناك رجل رجل عادي
    Bir zamanlar, sonsuza kadar yaşayan bir adam varmış. Open Subtitles مرة كان هناك رجل خالد.
    Bir zamanlar, Thomas Edison adında bir adam varmış ve bu adam dikte makinesini, röntgen perdesini mükerrer telgrafı icat etmiş. Open Subtitles كان يا مكان في قديم الزمان, .... كان هناك رجل يدعى (توماس إديسون و اخترع آلة إملاء و جهاز الفلوروسكوب
    Harry Monroe adında bir adam varmış... Open Subtitles .. (كان هناك رجل يدعى (هاري مونرو
    Decker'ın cenazesinde Viggo diye bir adam varmış. Open Subtitles في جنازة (ديكر)... كان هناك رجل يدعى (فيغو) يبحث عن رجل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more