"afganistan'da bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • في أفغانستان
        
    • فى أفغانستان
        
    Dört ay önce, Afganistan'da bir helikopter kazasında yere çakılmış. Open Subtitles لقد كان في مروحية تحطّمت في أفغانستان قبل أربعة شهور
    Afganistan'da bir mühendislik firmasına gidip firmanın müdürüne AC ve DC akımlar arasındaki farkı anlattı. TED ذهبت بالفعل وتحدثت إلى قسم هندسة في أفغانستان وقالت لرئيسه الفرق بين التيار المتردد والتيار المستمر
    Irak'ta iki, Afganistan'da bir turdan sonra Afrika'da böyle mi öleceğim? Open Subtitles مرتين في "العراق", ومرة في "أفغانستان" لكي أموت في أفريقيا هكذا؟
    Afganistan'da bir mağarada senin El Kaide ile bağın olduğunu kanıtlar bir belge bulduk. Open Subtitles وجدنا خمسة فى كهف فى أفغانستان يقولون أنك على علاقة بالقاعدة
    Buzullar eriyor Afganistan'da bir şey daha patlamış Demokratlar bir ödlek topluluğu, grip salgınları MoMA'ya damgasını vuran de Kooning, küf yeşili bu yazın moda rengiymiş aptal Yankee'ler de yine kaybetmiş. Open Subtitles تعلم , مكعبات الثلج تستمر بالذوبان شىء أخر انفجر فى أفغانستان الديمقراطين عبارة عن حمقى
    Afganistan'da bir görev sırasında bir roket tarafından vurulduğu için bacağında kalıcı hasarlar olan ve kısmi işitme kaybından muzdarip bu asker için buradayım. TED وسوف أدافع عن ذلك الجندي الذي يعاني من إضطراب في السمع وسوف ادافع عن الجندية التي تعاني من عجر دائم في القدم جراء اصابتها بشظية صاروخ في مهمة في أفغانستان
    Afganistan'da bir yıl kaldım. Open Subtitles لقد قضيت عام كامل في أفغانستان
    - İlk ekibin iki üyesi Afganistan'da bir yol kenarı bombalamasında öldü. Open Subtitles - اثنان من الفريق الأصلي - ماتوا في انفجار قنبلة في طريق في أفغانستان
    Bu Afganistan'da bir haşhaş tarlası. TED هذا حقل للخشخاش (شجرة الأفيون) في أفغانستان.
    Doktor; Afganistan'da bir bölüğü kurtardığını söyledi. Open Subtitles الدكتور قال بأنه كان بطلاً وأنقذ فرقته في( أفغانستان)
    Afganistan'da bir yer. Open Subtitles هذه في مكان ما في " أفغانستان "
    Afganistan'da bir terörist hücresi aktif etmek için, eroin kaçakçılarıyla birlikte hareket ediyor. Open Subtitles مهرب هيروين مع إرتباطات بخلية إرهابية نشطة... في "أفغانستان".
    Hatta Afganistan'da bir bölge olan, Badula Qulp'dan bahsedip bahsetmediğini sordu. Open Subtitles سأل أيضا إذا كان ( داني) ذكر (بادولا كولب) وهي منطقة في (أفغانستان)
    Afganistan'da bir helikopter düşmüş. Open Subtitles تحطمت مروحية في أفغانستان.
    Afganistan'da bir görevdeyken birliğimden ayrılmıştım. Open Subtitles (خلال المهمة في (أفغانستان لقد تفرقت عن فرقتي
    Sizin yaşınızdayken biri bana gelip Afganistan'da bir pusuda üç askeri kurtardığım için cesaret madalyonu alacaksın dese sen delirmişsin derdim. Open Subtitles وإن أخبرني أحد وقتما كنت بسنكم بأنني سأنال ميدالية الشجاعة.. لإنقاذ ثلاثة جنود في فخ في (أفغانستان) لقلت بأنك مجنون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more