"aile bireyleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • أفراد العائلة
        
    • أفراد الأسرة
        
    • أعضاء العائلة
        
    Bu arada diğer faktör ise aile bireyleri tarafından fazla kilo sorununun alay konusu yapılmasıdır. TED والعاملة الآخرى، بالمناسبة، أولئك الآباء منكم , كان المزاح من أفراد العائلة حول وزنهم.
    Simon, bu bilgiye erişimi olan kişiler yalnızca aile bireyleri. Open Subtitles سايمن , الأشخاص الوحيدين الذي يمكنهم الوصول لهذه المعلومات هم أفراد العائلة
    Buraya sadece aile bireyleri girebilir. Open Subtitles أفراد العائلة فقط من يُسمح لهم بدخول جناح الطوارئ
    Normal atalardan değil, vampir atan. Ayrıca normal aile bireyleri gibi seni andırıyor falan da değildi. Open Subtitles وهي لم تكن تشبهكِ و حسب، مثل أحدّ أفراد الأسرة ، بلّ كانت أنتِ.
    Barışmanın anlamı genelde, kurbanın aile bireyleri cezaevine kadar gidip birden karısını veya çocuğunu öldüren bu adamı affetmeye karar vermeleri oluyor. Open Subtitles المصالحة هي في الأساس عندما يكون أحد أفراد الأسرة "ضحيّة... حيثُ يرقصون "الفالس وهم ذاهبون إلى السجن ، ويقرّروا
    Tüm aile bireyleri katılmak zorunda. Open Subtitles و على كل أعضاء العائلة أن يشاركوا
    aile bireyleri parçalanırsa, onları bir araya getirmek bir ömür sürer. Open Subtitles عندما يفترق أفراد العائلة يستغرق تجميعهم معاً العمر بأكمله تقريباً
    aile bireyleri daima sarılmalı. Open Subtitles يجب أن يحضن أفراد العائلة بعضهم
    Bunlar, aile bireyleri aracılığıyla kimlik tespiti için bekleyen ve toplu mezarlardan kazılarak çıkartılmış kişisel eşyalar ve Hollandalı B.M askerlerinin, daha sonra da Sırp askerlerinin, infazlar sırasında kaldığı, Potochari batarya fabrikasındaki grafitiler. TED هذه أغراض شخصية تم استخراجها من المقبرة الجماعية وهي في الإنتظار لمعرفة أصحابها من أفراد العائلة وهذه الكتابة على الجدران في مصنع "بوتوتشاري" للبطاريات، حيث مكث جنود الأمم المتحدة الهولنديون، وأيضاً جنود الصرب لاحقاً أثناء عمليات الإعدام.
    Barışmanın anlamı genelde, kurbanın aile bireyleri cezaevine kadar gidip birden karısını veya çocuğunu öldüren bu adamı affetmeye karar vermeleri oluyor. Open Subtitles المصالحة هي في الأساس عندما يكون أحد أفراد الأسرة "ضحيّة... حيثُ يرقصون "الفالس وهم ذاهبون إلى السجن ، ويقرّروا
    Buradan aile bireyleri yabancı ziyaretçiler ve diğerleri St. Matthew Katedrali'ne yürüyecekler. Open Subtitles من هنا، أعضاء العائلة... زوار من دول أجنبية... وآخرين
    Tüm grup kaçmaya kalkarsa öteki aile bireyleri idam ediliyor ya da müebbet yiyor. Open Subtitles "لذا إن حاولت مجموعة كاملة الهرب" "فيتسنّى إعدام أو سجن أعضاء العائلة الآخرين"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more