Bir başka generale ateş etmek yerine ailelerimizin ölmesine izin mi verecek? | Open Subtitles | هل سيدع عائلاتنا تقتل بدلًا من أن يطلق النار على أحد الجنرالات؟ |
Bu, sırf bizim burada olabilmemiz için neredeyse ailelerimizin tamamında olan fedakârlığın büyüklüğü. | TED | هذا هو حجم التضحية التي كان يجب أن تحدث في جميع عائلاتنا تقريبًا فقط لنكون هنا. |
Tek problem ailelerimizin tehlikeli bir şey inşa etmemize asla izin vermeyecek olması. | Open Subtitles | المشكلة هيّ أن آبائنا لن يسمحوا لنا ببناء شيئ بتلك الخطورة. |
Bu bizim ailelerimizin yaptığı bir şey bunu biliyorsun. | Open Subtitles | هذا ما تفعله عائلتينا وأنت تعلم هذا, هذا ما يحدث عادةً |
ailelerimizin şehir dışında olmamaları ne kötü. | Open Subtitles | . من المؤسف ان والدينا ليسوا خارج البلدة |
ailelerimizin Jason efsaneden ibaretti demesi doğru olmadığı anlamına gelmez. | Open Subtitles | ليس لأن أبائنا يقنعوننا أن جيسون مجرد أسطورة لا يعنى إنه صحيح |
Ve eminim çoğumuz ailelerimizin bakımı ile ortaya çıkan stres ve baskıyı anlayabiliriz. | TED | وأنا متأكد أن معظمنا يفهم التوتر والضغط الناجمين عن رعاية عائلاتنا. |
Düşünüyordumda, her sene ailelerimizin evine gitmekten sıkılmadın mı? | Open Subtitles | كنت أفكر, ألم تمل من الذهاب الى منازل عائلاتنا كل سنة؟ |
Ana malzemesi kendini işine adamış çalışkan yurttaşlar biraz fındık fıstık ve son olarak, ailelerimizin bize verdiği sevgiyi de kattık mı ortaya sıcacık, yaşanacak en tatlı yer olan Buffalo çıkar. | Open Subtitles | انهم المواطنون المجتهدون هم المكون الساسى مع بعض المجانين التى تم رميها عليها وأخيرا حب عائلاتنا |
Çalışkan yurttaşlar topluluğuna birkaç duyarlı insan biraz fındık fıstık ekler son olarak ailelerimizin sevgi ve desteğini katarız. | Open Subtitles | انت تأخذ المواطنون المجتهدون وأضف اليهم بعض االمهتمين وربما القليل من المجانين الكل مرشوش بحب ودعم عائلاتنا الرائعه |
...biraz fındık fıstık ve son olarak, ailelerimizin bize verdiği sevgiyi de kattık mı ortaya sıcacık, yaşanacak en tatlı yer olan Buffalo çıkar. | Open Subtitles | مع بعض المجانين التى تم رميها عليها وأخيرا حب عائلاتنا الذى يقوم بتزويد المركز الدافىْ |
Çalışkan yurttaşlar topluluğuna birkaç duyarlı insan biraz fındık fıstık ekler son olarak ailelerimizin sevgi ve desteğini katarız. | Open Subtitles | انت تأخذ المواطنون المجتهدون وأضف اليهم بعض االمهتمين وربما القليل من المجانين الكل مرشوش بحب ودعم عائلاتنا الرائعه |
Efendim, devam etmeden önce, ailelerimizin bunu kesinlikle onaylamayacağını söylemem gerektiğini hissediyorum. | Open Subtitles | سيّدي، قبل أن تكمل عليّ أن أخبرك أن آبائنا لا يوافقون على هذا. |
Şimdi lise zamanımızdaki ailelerimizin yaşındayız. | Open Subtitles | نحن الآن بعمر آبائنا عندما كنا في المدرسة الثانوية |
ailelerimizin muhtemel birleşmesi çok büyük bir olay. | Open Subtitles | إنها مناسبة كبيرة,احتمال ارتباط عائلتينا |
Görünüşe göre ailelerimizin bir araya gelmesini engellemek için yapılmış. | Open Subtitles | من الواضح منع عائلتينا من أن يكونوا معاً |
Ama ailelerimizin haberi yok. Çok katılar bu konuda. Korkmana gerek yok evlat. | Open Subtitles | لكن والدينا لا يعرفون شيئا إنهم صارمون جدا |
Senin yüzünden, ailelerimizin ikisini de, tamamiyle boş olan evimde ağırlamak zorundayız. | Open Subtitles | بفضلك سنضطر لإستضافة كل من والدينا في شقتي الفارغة بالكامل |
ailelerimizin bizim sorumluluğumuz için ona para ödediklerinin farkındasınızdır. | Open Subtitles | هل تدرك بأن أبائنا يدفعون لك لتتحمل عنهم مسؤوليتنا؟ |
ailelerimizin yarısı annen onun asıl yüzünü göremediği için öldü. | Open Subtitles | نصفُ أهالينا موتى لأن والدتكِ لم تستطع رؤيتهُ على حقيقتهِ |
Sen ve ben ailelerimizin önünde nişan yüzüğü taktık. | Open Subtitles | أنت و أنا تبادلنا الخواتم اماما والدانا |
ailelerimizin bununla ilgili bir araya gelmelerinin bizim için en iyisi olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أفكّر أنه قد يكون ...في مصلحة جميعنا إن قامت عائلتانا بخوض هذا سويّا |
ailelerimizin öldüğü yangın hakkında bir şeyler biliyor. | Open Subtitles | هو يعلمُ شيئاً عن النار التي قتلت اهالينا |
Biz bu dünyaya ailelerimizin kayırsız şartsız sevgisi için geliyoruz, ve bunu alamadığımızda da, birisini buluyoruz, her hangi birisini, ve onunla evleniyoruz. | Open Subtitles | نأتي إلى هذا العالَم مُتطلِّعينَ إلى حُبٍ غيرُ مَشروط من أبوينا و عِندما لا نجدُ ذلك نجِدُ شخصاً آخَر أي شَخص، و نتزوجُه |
ailelerimizin nispi durumu, aramızda herhangi bir birlikteliğe onay vermez. | Open Subtitles | الصلات فى عائلتك وعائلتى, تجعل أى تحالف بين الأسرتين مدعاة للشجب والسخرية |
ailelerimizin kanser olması bizim suçumuz değil ki. | Open Subtitles | أعني، إنها ليست غلطتنا أهلنا مصابين بالسرطان |
- ailelerimizin... - İntikamı alınacak. | Open Subtitles | وعائلاتُنا.. |
Karşımıza çıkan zorlukları arkadaşlarımızın ailelerimizin, sevdiklerimizin yardımıyla aşacağız. | Open Subtitles | سنتخطّى تحدياتنا بمساعدة أصدقائنا وأهلنا "وبمساعدة أحبّائنا" |
Bizim maaşlı işlerimiz bu ekonomik sürdürülebilirliliğin büyük bir parçasıdır ve ailelerimizin idamesi için vazgeçilmezdir. | TED | يعتبر عملنا مقابل أجرٍ جزءا، وفي الواقع جزءا مقدرا من عجلة هذا الاقتصاد، كما أنه يعتبر ضروريا لعائلاتنا. |