"ailem var" - Translation from Turkish to Arabic

    • لدي عائلة
        
    • لديّ عائلة
        
    • عندي عائلة
        
    • لديّ أسرة
        
    • لدي أسرة
        
    • لدي عائلتي
        
    • لدى عائله
        
    • ولدي عائلة
        
    • وعائلة
        
    • لديَّ عائلة
        
    • لدىّ عائلة
        
    • لدي عائلتان
        
    • لدي عائله
        
    • لدي والدي على
        
    • فلديّ عائلة
        
    Çok doğru. Bu şehirde yaşamak zorundayım. Bir ailem var. Open Subtitles هذا صحيح , فأنا أعيش في هذه المدينة لدي عائلة
    Bakacak bir ailem var. Karım öldürür beni. Open Subtitles لدي عائلة يجب ان اعتني بها زوجتي ستقتلني
    Bir ailem var. Ben evliyim. Kendimi eglenceye veremem. Open Subtitles لدي عائلة , انا متزوج , ليس من المفروض ان امتع نفسي
    Bak, yalnızca ikimiz olsak öyle olmazdı ama bir ailem var. Open Subtitles ما كان ليكون مربكاً بيني وبينك لو لم تكن لديّ عائلة
    Yanında dursalar bile söylemem. Benim de bir ailem var. Open Subtitles لو كانوا واقفين بجوارك ما قلت لك لديّ عائلة ايها المشير
    - Çerçeve güzelmiş. - Benim zaten bir ailem var. Open Subtitles يا لها من صورة لطيفة - لدي عائلة لطيفة -
    Ama benim için farketmez, nasıl olsa her yerde ailem var! Open Subtitles لا يهم بالنسبة لي. لدي عائلة في كل مكان.
    L've de biliyorsun hakkında düşünmek bir ailem var. Harika. Open Subtitles لدي عائلة لأفكر بها أيضاً كما تعلمون ، عظيم
    Ben mesela, bir ailem var, sorumluluklarım var. Ve de sakat bir ayak. Open Subtitles أنا ، لدي عائلة مسؤوليات ، وساق عديمة الفائدة
    Benim bir ailem var, Bayan Krüger, yapamam. Open Subtitles لدي عائلة, سيدة كروجر لا يمكنني فعل هذا.
    Benim de bir ailem var, Charlie. Hapse girmeyeceğim. Open Subtitles انا لدي عائلة ايضا شارلي لن اذهب الى السجن
    Benim de bir ailem var, Charlie. Hapse girmeyeceğim. Open Subtitles انا لدي عائلة ايضا شارلي لن اذهب الى السجن
    68 yaşımdayım. Bilgisayarlar için çok yaşlıyım ve bir ailem var. Open Subtitles عمري 68 عاماً، لا أفهم فس الكمبيوتر كمت أن لديّ عائلة أعيلها
    Benim zaten bir ailem var annem ve kardeşim. Open Subtitles أنا بالفعل لديّ عائلة.. أمي وأخي الصّغير
    Beni seven ve ben mutluyken mutlu olan bir ailem var. Open Subtitles , أنا لديّ عائلة تحبني و هم سعداء أني سعيدة
    Babam yalan makinesi gibi. İntihar geçmişi olan bir ailem var. Open Subtitles أبىمُحققبالكذبالبشرى، لديّ عائلة بها سابقة إنتحار.
    "Ölmek istemiyorum, ailem var, lütfen şunu çıkar" diyor. Open Subtitles يقول: لا أتمنى الموت, عندي عائلة من فضلك, إنزع هذه مني
    Bakmam gereken bir ailem var! Duyuyor musun beni? Open Subtitles لديّ أسرة أعليلها، هل تسمعني؟
    Hepinize şunu söylemeliyim: tüm ailemi buldum yetişkin hayatımda. Tüm yetişkin hayatımı onları ararken harcadım, ve şimdi tamamen işlemeyen bir ailem var herkesinki gibi. TED لابد أن أخبركم، أني وجدت كل أسرتي عندما كبرت، قضيت كل حياتي في البحث عنهم، والآن لدي أسرة مختلة تماما مثل أي شخص آخر.
    Ama benim de kendi ailem var. Open Subtitles لكن لدي عائلتي الخاصة
    Bir ailem var ve onlar için savaştan daha iyi şeyler istiyorum ve bu mümkün sanırım. Open Subtitles لدى عائله و أتمنى لهم الأفضل عن الحرب و أعتقد أن هذا شئ ممكن
    Benim, benim bir ailem var ... Open Subtitles أرجوك لا تؤذني أنا إنسانة جيدة ولدي عائلة
    Beni olduğum gibi kabul eden bir annem, babam ve ailem var. TED لدي أم وأب وعائلة الذين تقبلوا حقيقتي كما أود أن أكون.
    Bazı geceler yanında bile kaldım ama benim de bir ailem var. Open Subtitles لم أذق طعم النومِ حتى في بعضِ الليالِ ولكنَّني لديَّ عائلة
    Beni suçlayamazsın. Bakacak ailem var. Open Subtitles لا يُمكنك لومي لدىّ عائلة لأعتني بها
    Bilmiyorum. İki ailem var. Open Subtitles لا أعرف، لدي عائلتان.
    Sadece babam ve ben olsak bile, harika bir ailem var. Open Subtitles لدي عائله رائعه على الرغم من انها فقط انا ووالدي
    En azından bize yardım eden bir ailem var. Open Subtitles لدي والدي على الأقل ! فهم من يساعدوننا
    Yeni bir sevgili arıyorsan o ben değilim. Benim ailem var ve onları seviyorum. Open Subtitles إن كنت بحاجة إلي حبيبة ، فلستُ أنا فلديّ عائلة وأنا أحبهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more