Hayır, ama kesinlikle tutuklamayı düşünüyorum. Belki bir geceyi nezarette geçirirsen aklın başına gelir. | Open Subtitles | كلّا، لكنّي قطعًا أفكر باعتقالك، فربما ليلة في السجن تعيدك لصوابك. |
Aklının başına geleceğini umuyordum ve şimdi aklın başına geldi. | Open Subtitles | ،كنت آمل أن ترجع لصوابك وهاقد فعلت |
aklın başına gelip yardımcıları tekrar işe almana sevindim. | Open Subtitles | حسناً، أنا سعيدة لأنك عدت لرشدك أخيراً وأعدت طاقم العمل ثانية. |
aklın başına gelene kadar seni bir yere kapatmam için yalvardı. | Open Subtitles | مهدداً بأخذ ثأرك ترجتني أن أحجزك حتي تعود لرشدك |
Sana bir çakarım, aklın başına gelir. | Open Subtitles | ضربة واحدة على قاعدتك ستعيدك إلى رشدك |
Sonunda aklın başına geldi! Ha? | Open Subtitles | عدتي أخيراً إلى رشدك |
aklın başına gelmiş olabilir ve kurul bunları senden duymak istemiş de olabilir, | Open Subtitles | ربما عدتي إلى صوابك ،وقلت ما أرادت اللجنة أن تقولي |
Tanrıya şükür aklın başına gelmiş. | Open Subtitles | الحمد لله أنكِ عدتِ إلى صوابك. حسناً، |
Sonunda aklın başına geldi. | Open Subtitles | أخيراً عدت لصوابك. |
Çok şükür, aklın başına gelmiş. | Open Subtitles | شكراً للرب لقد عدت لصوابك |
aklın başına gelmez ise buradan sensiz ayrılacağım. | Open Subtitles | إلا إذا عدت لرشدك سوف أغادر من دونك |
- aklın başına gelmiştir inşallah. | Open Subtitles | آمل أن تعود لرشدك اعتقد أنني رجعت لرشدي |
Güzel. Nihayet aklın başına gelmiş. [Kapı açılma sesi] | Open Subtitles | جيّد، أخيراً عدت إلى رشدك |
Ve hâlen aklın başına gelmedi mi, Firdaus? | Open Subtitles | وأنت ما زلت لم تعودي إلى رشدك, "فردوس"؟ |
Olur da aklın başına gelirse diye Tonny Bennet'e mail attım. | Open Subtitles | ، (لقد راسلتُ (توني بينيت تحسّبا فقط لأن ترجعي إلى صوابك |
aklın başına gelmiştir umarım. | Open Subtitles | آمل أن تكونين قد عُدتِ إلى صوابك |