İleride normal bir hayat istiyorsam yokluğuna alışmalıyım. | Open Subtitles | ،يجب أن أعتاد على عدم وجُـوده إذا كُـنتُ أريدُ حياة طبيعية في المستقبل |
Gazetede birinin ismini görmek tuhaf, ama belki alışmalıyım. | Open Subtitles | إنه لأمر غريب أن تشاهدي اسمك في الصحيفة ولكنني من الممكن أن أعتاد على الأمر |
Sanırım omuzlarında şeritleri olan zencilere alışmalıyım Davenport. | Open Subtitles | أظن أنني سأضطر أن أعتاد على " ضباط زنوج يا " دافنبورت |
Eski demeye alışmalıyım. | Open Subtitles | أنا أعتقد أن تعتاد على ذلك. |
Bunu söylemeye alışmalıyım. | Open Subtitles | أنا يجب أن تعتاد على قول ذلك. |
Sanırım seni dünyanın geri kalanı ile paylaşmaya alışmalıyım. | Open Subtitles | أعتقد أن عليّ أن أعتاد مشاركتك مع العالم |
Parmağımda bu koca, ağır yüzükle araba kullanmaya alışmalıyım. | Open Subtitles | بإمكاني الإعتياد على قيادة السيّارة وانا أرتدي هذا الخاتم. |
Şimdi kim olduğuma alışmalıyım. | Open Subtitles | علي الإعتياد على وضعي الآن |
- Evet, bu iyi olur. Çünkü biraz alışmalıyım. | Open Subtitles | ،أفضل ذلك أحتاج أن أعتاد على الأمر |
Bu evlilik meselesine önce kendim alışmalıyım. | Open Subtitles | علي أن أعتاد على هذا التقليد الزواجي |
Haklısın. Kazanan tarafta olmaya alışmalıyım. | Open Subtitles | عليّ أن أعتاد علي كوني فائزاً رفاق , تفحصوا ذلك |