"alışman" - Translation from Turkish to Arabic

    • تعتاد على
        
    • تعتادي على
        
    • لتعتاد على
        
    • تتعود على
        
    • تتعودي
        
    • الإعتياد
        
    • الاعتياد
        
    • التعود
        
    • للتعود عليه
        
    • للتكيف
        
    • للإعتياد
        
    • للاعتياد
        
    • تتكيفي معه
        
    • تعتادين
        
    Burada işini iyi yapacaksan utanmaya alışman gerekir. Open Subtitles إذا كنت تنهي عملك جيداً هنا يجب عليك أن تعتاد على الاحراج
    Benden ve evden uzakta olmaya alışman konusu bazen beni endişelendiriyor. Open Subtitles أنا أقلق أحياناً أنك قد تعتاد على وجودكَ بعيداً عن الوطن وبعيداً عني
    Nefret ediyordum bundan. Bu tarz çiftlere alışman gerekiyor. Burası Hong Kong. Open Subtitles عليكي أن تعتادي على ثنائي كهذا إنها هونغ كونغ
    Vietnam'daki ortama alışman için güzel bir yer. Open Subtitles سوف تحتاج لبعض الوقت لتعتاد على الأمر في فيتنام
    alışman gerek Callahan, burası Los Angeles. Open Subtitles يجب ان تتعود على هذا يا كالاهان هذه لوس انجلوس
    Bu senin alışman gereken birşey. Open Subtitles ربما يكون شيئاً عليكِ أن تتعودي عليه
    Sadece alışman gerek. Open Subtitles عليكِ فحسب الإعتياد على المكان
    Kusura bakma tatlım biz evlendik ve artık bu tür şeylere alışman gerekecek. Open Subtitles آسف عزيزتي، بما أننا متزوجان الآن عليك الاعتياد على معاملة مماثلة
    Buna alışman gerekiyor. Open Subtitles حسن ٌ، إنك على وشك التعود على هذا النحو.
    İşleri nasıl yönettiğime alışman gerekiyor. Open Subtitles يجب أن تعتاد على كيفية عمل إدارتى
    Saha ajanı olmak istiyorsan Timothy, ...bu tarz şeylere alışman gerekiyor. Open Subtitles فعليك أن تعتاد على رؤية تلك الأشياء
    Senin de benim kurallarıma alışman gerekiyor. Open Subtitles وأنت أيضاً يجب ان تعتاد على طريقتى
    Kötü haber, tatlı kız. Seyirciye alışman gerek. Open Subtitles خبر محبط لك يا جميلة يجب أن تعتادي على الحضور.
    Buna alışman gerekiyor. Open Subtitles من الافضل لكي ان تعتادي على ذلك
    Yemeklere alışman biraz zaman alır ama bu güzel. Open Subtitles تأخذ وقتاً لتعتاد على الطعام هنا , لكنه جيد
    Benim tuhaf espri anlayışıma alışman lazım. Open Subtitles عليك أن تتعود على حسي الفكاهي الغريب
    Bu sadece alışman gereken bir şey. Open Subtitles أنتِ يجب أنّ تتعودي على هذا الشيء.
    Sen doktorsun. Buna alışman gerek. Open Subtitles فأنتي طبيبة عليكِ الإعتياد علي هذا
    Buna alışman lazım. Open Subtitles العالم كافّة محلّ جهل الآن، عليك الاعتياد على ذلك.
    Bunu da kaybedersen, suyunu çeşmeden içmeye alışman gerek. Open Subtitles لذا إن ضاعت هذه، فابدأ التعود على الشرب من برادة الماء
    Buna alışman için önünde seksen yedi sene var, baba. Open Subtitles لديك 87 سنة للتعود عليه يا أبي
    Yeteneklerine alışman 12 yıI aldı, kimse senden 24 saatte alışmanı beklemiyor. Open Subtitles أخذت 12 سنة للتكيف مع قدراتك، لا أحد يتوقع أن تتأقلم خلال 24 ساعة أغلق البوابة
    alışman gerekebilir, uzun kalacağız. Open Subtitles ربما ستضطري للإعتياد عليه إقامة ممتدة، صحيح؟
    Sen buralı değilsin. Müziğimize alışman vakit alabilir. Open Subtitles لستِ مِنْ هذه البلاد وتحتاج موسيقانا وقتاً للاعتياد عليها
    Belki de alışman için zamana ihtiyacın var. Open Subtitles حسناً، ربما يتطلب الأمر بعض الوقت كي تعتادين عليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more