İşte bu yüzden alışveriş merkezinden bir dükkân almalıyız. | Open Subtitles | لهذا السبب قلتُ بأننا يجب أن نشتري المحل في المركز التجاري |
Önümüzdeki yıl, alışveriş merkezinden bir dükkân almak zorundayız. | Open Subtitles | بحلول العام القادم يجب علينا شراء دكان في المركز التجاري |
alışveriş merkezinden gelen tahminler, ilk başta düşündüğümüzden daha düşük. | Open Subtitles | التقديرات التي وردتنا من السوق أقل بكثير مما كنا نتوقع |
dediler. Ama sonra bu pazar fikrinin alışveriş merkezinden daha kârlı olduğunu fark ettik çünkü temel olarak satış yapacak daha fazla dükkanları vardı. | TED | ولكن بعدها أدركنا جميعا أن هذه الفكرة من السوق المفتوحة مربحة أكثر بكثير من فكرة السوق المغلقة لأنه كان لديهم أساسا محلات بيع أكثر |
Normal bir alışveriş merkezinden böyle şeyler alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك الحصول على مثل هذه الاشياء في مجمع للتسوق. |
Sentoks gazını, alışveriş merkezinden çok daha kalabalık yerlerde... serbest bırakmaktan başka çarem kalmayacak. | Open Subtitles | فما من خيار أمامي سوى أن أطلق غاز الأعصاب في مأهولة بالسكان أكثر من السوق التجاري |
Seni alışveriş merkezinden seçmiş. | Open Subtitles | لقد تابعكِ من مركز التسوق |
Adamlarım şasi numarasını soruşturdu. Bu sabah Baltimore'daki bir alışveriş merkezinden çalınmış. | Open Subtitles | جعلت رجالي يتفقدون رقم تعريف المركبة، سُرقت من مركز تسوق في (بالتيمور) هذا الصباح. |
Küçük bir kızın alışveriş merkezinden kaçırıldığını ve 3 gün sonra ölü bulunduğunu haberlerde gördükten sonra mı? | Open Subtitles | بعد ان رأيت في الاخبار ان هناك فتاة صغيرة اختطفت من مجمع تجاري و وجدت ميتة بعد 3 ايام؟ |
İki yalnız avukatla alışveriş merkezinden çalışan bir paralegalden ibaret değiliz. | Open Subtitles | كما تريان فنحن لسنا محاميين وحيدين نؤدي وظائف حقيرة بدوام جزئي في المركز التجاري |
Eski bir alışveriş merkezinden bahsetti. | Open Subtitles | لقد قال شيئاً حول المركز التجاري القديم |
Evet evet, boşver onları. Bak alışveriş merkezinden ne aldım. | Open Subtitles | أجل ، أجل ، أياً كان انظر ماذا اشتريت من السوق |
Şu andan itibaren alışveriş merkezinden alamadığını evin dışında da giyemezsin. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا ، إذا لم تتمكني من شرائه في مجمع للتسوق لا يمكنك ارتدائه خارج المنزل |
alışveriş merkezinden birkaç tane aldım. | Open Subtitles | أنا اختار عدد قليل يصل في مجمع للتسوق. |
Beni alışveriş merkezinden kaçırmaya çalıştı. | Open Subtitles | هو حاول أن يخطفني من السوق التجاري. |
alışveriş merkezinden kendimi kaybettim. | Open Subtitles | فقدتُ أعصابي في مركز التسوق |
Al. Bunu alışveriş merkezinden çaldım. | Open Subtitles | خذِ سرقتُ هذه من مركز التسوق |
O da alışveriş merkezinden kaybolmuştu. | Open Subtitles | لقد اختفت من مجمع تجاري ايضا |