"alışveriş yapıyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • تتسوق
        
    • تجري علاقات تجارية
        
    • يتسوق
        
    Haftanın altı günü alışveriş yapıyor. Yedinci gün de dinleniyor. Yoruluyor tabii. Open Subtitles تتسوق ستة ايام فى الأسبوع واليوم السابع ترتاح
    Ve bir çok totaliter hükümet de casus teknolojisi ve veri madenciliği yazılımı için alışveriş yapıyor. Open Subtitles و هناك العديد من الحكومات الاستبدادية تتسوق لتقنية التجسس و برامج فك الشفرات ؟
    Alex, gerçekten alışveriş yapıyor numarası yaptığını söyleme.. Open Subtitles أليكس , لا تخبرني بأنك حقاً تقوم بالتظاهر بأنك تتسوق إنها مقالة ممتعة حقاً عن الأسلحة
    Cenova, İspanya ile birçok alışveriş yapıyor. Open Subtitles الآن ، جنوفيا تجري علاقات تجارية كثيرة مع أسبانيا
    Ya kadın mücevherinde gerçek bir erkekten daha zevk sahibi ya da biri onun yerine alışveriş yapıyor. Open Subtitles إما يكون لعوب فقيه أكثر مما ينبغي بأمور الجواهر، -إما أحد يتسوق لحسابه
    alışveriş yapıyor. Bacakları iyi demek. Open Subtitles إنها تتجول و تتسوق لذا لابد أن ساقيها قويتان
    Annie Harrods'ta yarı fiyatına indirimli alışveriş yapıyor. Open Subtitles انى تتسوق فى موسم التخفيضات فى هارود
    Saks hakkında tek bildiğim, annem oradan alışveriş yapıyor. Open Subtitles كل ما أعرفه عن ال "ساكس" أن أمي تتسوق هناك *ساكس: محلات للتسوق و شراء الملابس *
    Çünkü o nazik biri... ve... burdan çok alışveriş yapıyor. Open Subtitles لأنها لطيفة وكونها تتسوق من هنا كثيراً
    Essex Fells'de üç odalı bir evi var. Pathmark'ta alışveriş yapıyor. Open Subtitles لديها شقة بها ثلاث غرف للنوم في (إيسيكي فيلاس) تتسوق لدى "باثمارك"
    Bir klept-o-manyak. Annen Saks'tan alışveriş yapıyor. Open Subtitles في مكتب الأمن أمّك تتسوق في "ساكس"
    Kız nerede? - alışveriş yapıyor. Open Subtitles تتسوق في المركز التجاري
    Ne kadar tatlı, kız onun için alışveriş yapıyor. Open Subtitles حلوو هي تتسوق له
    Yani annen Payless'de alışveriş yapıyor. Friendly's'de çalışıyor. Open Subtitles (إذن أمك تتسوق من متاجر (باي لس (وتعمل في مطاعم (فريندلي
    Anlıyorum. Hangi mağazada alışveriş yapıyor? Open Subtitles فهمت، و في اي متجر تتسوق هي؟
    - Buradan alışveriş yapıyor muydu? Open Subtitles ‫ - هل تتسوق هنا؟ ‫
    Hannibal için alışveriş yapıyor. Open Subtitles إنها تتسوق لأجل (هانيبال)
    Cenova, İspanya ile birçok alışveriş yapıyor. Open Subtitles الآن ، جنوفيا تجري علاقات تجارية كثيرة مع أسبانيا
    Herkes oradan alışveriş yapıyor. Open Subtitles حيث يتسوق الآخرون
    Herkes oradan alışveriş yapıyor. Open Subtitles حيث يتسوق الآخرون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more