Ama bu çizgilerin gidişatını görüyorsunuz. Gördüğünüz gibi yüzde 20'de ve artık ciddiye alınıyor. | TED | ويمكنكم رؤية المسار التي تتجه فيه هذه الخطوط، يمكنكم رؤية كيف أنها عند درجة ال20 في المائة، فإنها تؤخذ الآن بجدية. |
Aslında drone tatbikatlarında ikincil hasarlar meydana geliyor, ...ama bu ölümlerin pek çoğu ölüm zinciri algoritmasında dikkate alınıyor. | Open Subtitles | في الواقع هناك أضرار جانبية في مناورات النحل أغلب هذه الوفيات تؤخذ في الحسبان في نظام سلسلة القتل |
Charles Bannister'ın görüntüleri alınıyor. | Open Subtitles | إستلام فيلم زوي تشارلز بانيستر |
Şifreli mesaj alınıyor. | Open Subtitles | جاري إستلام رسالة مشفّرة |
Ürettiklerimiz ellerimizden alınıyor. Bizden çalınıyor. Ve satılıyor. | Open Subtitles | اياُ ما ننتجه يؤخذ منا يسرق منا ومن ثم يباع |
Uzaklaştırma aldım. Geldiğim yerde böyle tehditler savurmak çok ciddiye alınıyor. | Open Subtitles | حسناً , فصلت , الحديث بهذه الطريقة يؤخذ علي محمل الجد من المكان الذي أتيت منه |
Karadaki doğal sistemlerin de başı büyük belada. Ancak orada sorunlar göze daha fazla görünüyor. Ağaçları, sulak alanları ve yabani yaşamı korumak için bazı önlemler alınıyor. | TED | الأنظمة الطبيعية على الأرض تواجه مشكلة كبيرة أيضاً، لكن المشاكل ليست إعتيادية، و تتخذ بعض الأفعال لحماية الأشجار، منابع المياة والحياة البرية. |
O halde, web sayfasının kalitesi algoritmada göz önüne alınıyor. | Open Subtitles | إذا, جودة صفحة الويب تؤخذ في الحسبان في الخوارزمية؟ |
Yalnız üzücü olan şu ki, kreşler bu tip eşyalarla dolup taşsa bile, çocuklar eğitim sistemine devam ettikçe bunların hepsi ellerinden alınıyor. | TED | والشئ المحزن للغاية هو ان مدارس الحضانة مملوءة بهذه الأشياء ولكن مع مرور الطفل في المراحل المدرسية، فإن هذه الاشياء تؤخذ منه. |
Sanırım bazen yeni bir hayale sahip olmadan önce eskisi senden alınıyor. | Open Subtitles | أعتقد في بعض الأحيان... ... قبل أن تتمكن من الحصول على حلم جديد في الحياة، و حلم كل هذا الوقت ينبغي أن تؤخذ منك. |
Lokantadaki çöpler alınıyor, onun için de para veriyor. | Open Subtitles | قمامة تؤخذ من مطعما تدفع فيها |
Tanıklık alınıyor. | Open Subtitles | إستلام الشهادة الان |
Metin iletisi alınıyor. | Open Subtitles | إستلام رسالة |
-Her şey elimden alınıyor sanki. | Open Subtitles | أشعر بأن كل شيء يؤخذ مني |
Çünkü değer verdiğim her şey elimden alınıyor. | Open Subtitles | لان كل شئ اهتم به يؤخذ منى |
Bugün dünyadaki karaların yaklaşık %12'si koruma altında. Biyolojik çeşitlilik emniyet altına alınıyor, karbon birikim alanları oluşturuluyor, oksijen üretimi sağlanıyor, sulak alanlar korunuyor. | TED | وحوالي 12 في المائة من الأرض حول العالم الآن محمية، تحمي التنوع الحيوي، مقدمةً بالوعة للكربون، تولد الأوكسجين، تحمي منابع المياة. |