"alırdım" - Translation from Turkish to Arabic

    • سأشتري
        
    • أشتري
        
    • سأخذ
        
    • لأشتري
        
    • لأخذت
        
    • جرحتك
        
    • فسأشتري
        
    • سأشتريها
        
    • لأخذته
        
    • لأشتريت
        
    • لأتمهل
        
    • كنت سأتمنى أن آخذ
        
    • لقد باعوا لي
        
    • سأشتريه
        
    • بالأسم حتى
        
    Ve eğer ben bir akvaryum isteseydim, Kendime bir akvaryum alırdım! Open Subtitles ولو أردت حوض أسماك سأشتري حوض أسماك لوحدي
    Kendim olmasaydım, CD'mi alırdım. Open Subtitles حسنا , لو لم أكن أنا أنا كنت سأشتري السي دي التي أصدرها
    Gelseydi dünya öyle bir boka dönerdi ki altın alacağıma uzay seyahati alırdım. Open Subtitles وإن حصل ذلك فالعالم يتّجه لكارثة قد أشتري رحلة إلى الفضاء وليس الذهب
    Üşüseydim ben de alırdım ceketini. Open Subtitles حسناً حسناً أعتقد أنى أن كنت متجمداً كنت سأخذ معطفك أيضاً
    dedi. Oturdum ve dedim ki: "Dostum ben böyle bir şeyi satın alırdım" TED ثم جلست ، فقلت له " كنت لأشتري هذا المنتج لو كان موجودا".
    Bilseydim, Burayı da satarak Rs.3 lakh ekstra alırdım . Open Subtitles لو كنت أعلم لأخذت 3 آلاف روبية إضافية من المشتري
    Seni kıran bütün sözleri geri alırdım Open Subtitles أريد استعادة تلك الكلمات التي كانت قد جرحتك
    Fazla param yok ama olsa birlikte yaşayacağımız büyük bir ev alırdım. Open Subtitles أنا لا أملك الكثير من المال لكن إذا كان لدي المال فسأشتري بيتاً كبيراً حيث كلانا سيعيش فيه
    Onun ne düşündüğünü öğrenmek istesem kitabını alırdım. Open Subtitles ،لو كنت أريد أن أعرف كيف يُفكر كنت سأشتري كتابه
    Geleceğini bilseydim bir şeyler alırdım. Open Subtitles لو كنت أعلم أنكِ قادمة كنت سأشتري شيئا لأجلك
    Yani, diğer yavrulara, mum falan alırdım. Open Subtitles أعني , لو كان شخص آخر كنت سأشتري شموعاً أو شيء كهذا
    - Ya da benim! O zaman İngiltere'ye gidip yeni bir küre alırdım. Open Subtitles فاذاً سأسافر الى انكلترا لكي أشتري غطاءً زجاجيا جديدا
    Efendim, eğer param olsaydı onu alırdım. Open Subtitles سيدي ، إذا كَانَ عِندي المال الكافي كُنت سـ أشتري هذه السيارة
    Ben bir tabut ev alsaydım en azından kalın duvarlı alırdım. Open Subtitles إن كنت أشتري أنا كفني كنت سأحضر واحداً جدرانه سميكة
    Bunu söylemek zor ama ben Margo Hughes olsaydım, işi bayağı ağırdan alırdım. Open Subtitles يصعب تخمين ذلك، ولكن لو كنتُ مارجو هيوز، كنتُ سأخذ وقتي
    Söz vermiş olmasaydı, biletleri kendim alırdım. Open Subtitles كنت لأشتري التذاكر بنفسي لو لم يتعهّد بذلك
    Geleceğini bilseydim izin alırdım. Open Subtitles لو علمت بأنكِ ستأتين لأخذت إجازة هذا اليوم
    Seni kıran bütün sözleri geri alırdım Open Subtitles أريد استعادة تلك الكلمات التي كانت قد جرحتك
    Çok param yok, eğer olsaydı büyük bir ev alırdım... Open Subtitles أنا لا أملك الكثير من المال لكن إذا كان لدي المال فسأشتري بيتاً كبيراً
    Benim için çok değerli biri olsa kendim alırdım çünkü bu arada öyle diyor. Open Subtitles سأشتريها بنفسي لو كنت أملك شخصاً يعني لي الكثير لأن هذا ما تقوله هذه السيارة
    Ayrıca, mal onlarda olsa, alırdım. Open Subtitles إضافة لذلك، لو كان لديهم الغرض، لأخذته منهم
    Eğer biraz param olsaydı, kutlama yapmak için sana bir şeyler alırdım. Open Subtitles لو كان لدي بعض المال لأشتريت لكم شيئا للاحتفال معا
    - Tamam, dinle. Ben sen olsam yavaştan alırdım. Open Subtitles حسناً، إسمع، لو كنت مكانك، كنت لأتمهل.
    Bana getirdiğin gülücüğü alırdım Open Subtitles * كنت سأتمنى أن آخذ ابتسامتك التي تبتسم بها *
    İkili fiyatına üçlü menü alırdım. Open Subtitles لقد باعوا لي ثلاث مجموعات بسعر أثنتين
    Oxford Caddesi'nde vitrinlere bakıyor, acaba param olsa ona ne hediye alırdım, diye düşünüyordum. Open Subtitles كنت أتسوق من النافذة فى شارع أوكسفورد أحلم بما سأشتريه لها لو أن معى نقودا
    Biraz iyi olduğunu düşünseydim ismi alırdım. Open Subtitles سأحتفظ بالأسم حتى أجد أسم أخر جيد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more