Çok şey kaybettik, yani, bebek elbiseleri, fotoğraf albümleri. | Open Subtitles | لقد فقدنا أشياء كثيرة للغاية، كملابسهم و هم أطفال و ألبومات الصور خاصتنا |
- albümleri aldın mı? | Open Subtitles | ستيفن، ألبومات الصور هل أخذتِ ألبومات الصور؟ |
Baban bana albümleri gösterirken annenin bir resmi vardı ve ben... | Open Subtitles | عندما كان والدك يريني الألبومات الصور .. كانتهناكصورةلأمّك،وأنا. |
Nişan albümleri. | Open Subtitles | حسناً، هذا ألبوم الخُطوبة. |
Plak kırık olsa bile kapakları için albümleri sakladığımı anımsıyorum. | Open Subtitles | حتى إذا كان السجل مكسورة، أذكر أني ظللت الألبوم لغطاء لها. |
Yaptığı son albümler, Onların albümleri saf stresle yapıldı. | Open Subtitles | أخر البوم له، كان قد انتجه من عرق جبينه |
- Dört albümleri var. | Open Subtitles | لدي تقريبا، 4 من ألبوماتهم. |
Müzik yönetmenleri, Film endüstrisi, sahne gösterileri, pop albümleri. | Open Subtitles | ، منتجي الموسيقى ، صناعة الأفلام . عروض مسرحية ، ألبومات غنائية |
Peluş oyuncaklar, fotoğraf albümleri aile yadigarı. | Open Subtitles | دمى محشوة و ألبومات صور و تقويم أسنان قديم |
Ne zaman büyükannemin evine gitsem albümleri sakladığını hatırlıyorum çünkü soru sormamdan korkuyordu, "Bu fotoğraftaki kim?" | TED | أنا أتذكر كلما ذهبت لبيت جدتي، كانت تخفي كل ألبومات الصور، بسبب أنها كانت خائفة مني أن أسأل، "من ذلك في تلك الصورة؟" |
Gerçekten hâlâ albümleri aldığına inanamıyorum. | Open Subtitles | يمكنني وأبوس]؛ ر تعتقد أنك لا تزال لديها ألبومات الفعلية. |
Almanya'da ilk üç albümleri yasaklandı: 'Canlı Canlı Yediler', | Open Subtitles | في ألمانيا، وحظرت الألبومات الثلاثة الأولى الجثة أكلة لحوم البشر. |
Müzik albümleri, araban hiçbir şeyden mahrum kalmadın. | Open Subtitles | الألبومات المسجلة، سيارتك الخاصة أنك لم تحتاج لأي شيء أبدا |
Bazı albümleri çaldığımı mı düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | لأنك تظنيني سرقت بعض الألبومات ؟ ماذا قال لك " مايكل " ؟ |
Fotoğraf albümleri nerede? | Open Subtitles | أين ألبوم الصور ؟ |
En sevdiğin albümleri hangisi? | Open Subtitles | ألديك ألبوم مفضل؟ |
albümleri milyonlar satacak. | Open Subtitles | قنبلة، ألبوم البلاتين |
Hayır o değil, şarkıyı radyoda çaldırdılar ve albümleri oldu. Bizim yapmamız gereken de işte bu. | Open Subtitles | لا , لقد عزفوا هذه الأغنية بالراديو ثم اصدورا الألبوم , هذا مايجب ان نفعلة |
Hep daha şekil albümleri, daha şekil albüm kapakları, daha şekil sahne şovları oldu. | Open Subtitles | دائماً كان لديهم سجلات أكثر برودة. ويشمل الألبوم أكثر برودة. ويبين مرحلة برودة. |
Hitler'in kişisel fotoğraf albümleri. | Open Subtitles | البوم الصور الخاص ب "هيتلر" |
- Bende 4 albümleri var. | Open Subtitles | لدي 4 من ألبوماتهم. |
Her gün eski albümleri dinler ve... yeri geldiğinde başkalarına onu tanıtırım. | Open Subtitles | كل ليلة كنت أهاتف ذلك الصعلوك على المسرح و أقدم جاك لأميريكا |
Jude'un albümleri hakkında bugün gazeteciye söylediklerini söyle Alan. | Open Subtitles | آلن, أخبره ماذا قلت لذلك المراسل السؤال الذي سأله إذا ما أعتقدت أنه تم بيع جود لقد سألوك إذاً؟ |
Altıncı albümleri platin plak aldığında daha iyisini yapamazlar sanıldı. | Open Subtitles | ظن الجميع أنهم وصلوا للقمة عندما حقق ألبومهم السادس البلاتنيوم |
Hiçbir şey. Sadece istediği albümleri veriyordum ona. | Open Subtitles | لا شيء, انا اعطيها الالبومات التي طلبتها |