John Alden'ın arkadaşı olduğunu bilseydim başka bir haberci bulurdum. | Open Subtitles | لقد علمت انك صديق لجون الدن كنت لاجد ساعيا اخر |
John Alden kim olduğunu öğrendiğinde suratındaki ifadeyi görme arzusu. | Open Subtitles | هي النظرة على وجهك حين يكتشف جون الدن حقيقتك. |
Büyük John Alden on sene etraftan kayboluyor ve sonra dönmeye cüret edip, şehrimizi nasıl yöneteceğimizi mi söylüyor? | Open Subtitles | جون الدن العظيم الذي إختفى لمدة عقد من الزمن ثم تجرأ على العودة ليملي علينا كيف تدار شؤون بلدتنا ؟ |
Düşünün bakalım, cadı John Alden'ın size yaptıklarını ilk kim itiraf edecek. | Open Subtitles | من منكن ستقوم بالاعتراف أولاً بالذي عمله الساحر جون ألدن لكم |
Bu yüzden Papaz Mather ne diyorsa yapın, duruşmada John Alden aleyhine ifade verin. | Open Subtitles | لذا قوموا بما يطلبه منكم الكاهن ماذر وتكلموا ضد جون ألدن في المحاكمة |
Şu yurtdışındaki adam var ya hani beni New York'taki Alden Otelleri'ne sokacağını söyleyen. | Open Subtitles | الذى قال أنه سيوظفنى فى فندق "أولدن " فى نيويورك ؟ |
John Alden'ı tutukladığını söylemeyi ne zaman planlıyordun? | Open Subtitles | متى كنت ستخبرني أنك ألقيت القبض على جون الدن |
Beni hayatta tutan yegâne şey, John Alden'ın gerçekte ne olduğunu öğrendiğinde yüzünde oluşacak olan ifade ve boğazına sarıl... | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يبقيني حياً هو النظرة إلى وجهك عندما يكتشف جون الدن حقيقتك |
John Alden'ın güvenini kazanmak istiyorsan kazanmanın yolunu bul derim. | Open Subtitles | يجب ان ترغب بثقة جون الدن اقترح عليك ايجاد وسيلة لكسبها |
John Alden'a duyduğu arzuya bakarsak hiç değil. | Open Subtitles | بالتاكيد لا اذا حكمنا على رغبتها بجون الدن |
Amacım John Alden'i bu kasabadan göndermek... sonsuza kadar tabii bu amaç ilgini çekmiyorsa o başka. | Open Subtitles | هدفي هو تخليص هذه المدينة من جون الدن لمرة وللابد الا ان كنت لا تجدي فائدة في هذا |
Yüzbaşı Alden hala sana bu kadar cazibeli görünür müydü? | Open Subtitles | اكان الكابتن الدن بقي متشبثا بامل يائس ؟ |
Sır hiç bir işe yaramaz. John Alden kumar borcu yüzünden Salemden gitmez. | Open Subtitles | جون الدن لن يغادر البلدة من اجل دين قمار |
Oğlunu ve senin yakışıklı Yüzbaşı Alden'ini bulmak üzereyim. | Open Subtitles | .. فأنا في طريقي لايجاد ولدك وبطلك الوسيم جون الدن |
Yüzbaşı John Alden, cadıların sevgilisi Şeytan'ın gönülsüz babası. | Open Subtitles | كابتن جون الدن , عاشق الساحرات الاب المعارض للشيطان نفسه |
Çocuk, Yüzbaşı Alden'in oğlu. | Open Subtitles | سأتذكر شكل عينيك عندما سأدخل سكيني بجسمك الولد هو أبن الكابتن جون الدن |
John Alden'ın bize, inandığımız her şeye, azizlerden müteşekkil püriten cemaatimize karşı, soğuk ve inatçı bir kini olması sır değil. | Open Subtitles | أنه ليس بسر أن جون ألدن لديه كراهيه عميقة تجاهنا بسبب ما نعتقد به |
Bu nedenle, genç John Alden'ın kendini Salem'dan tecrit etmesi, kafir yerlilerce esir alındığı yerde, köksüz, inançsız, sevgisiz bir şekilde kendini savaşın potasına bırakması gayet olağandı. | Open Subtitles | ولذلك فصل الشاب جون ألدن نفسه من ساليم وبكل كره وعدم ايمان وبدون جذور |
Yüzbaşı Alden'ın, yerlilerle hayatlarımız uğruna savaşırken, ya da esir alındığında başına neler geldiğini ya da gelmediğini bilemezsiniz. | Open Subtitles | انت لا تملك فكرة عن الذي حدث أو الذي لم يحدث للكابتن جون ألدن بينما كان يقاتل من أجلنا ضد الهنود |
New York'taki Yeni Alden Oteli'ni bağlayın. Bay Cunningham ile görüşmek istiyorum. | Open Subtitles | أعطنى فندق " أولدن الجديد " فى نيويورك أريد التحدث مع السيد " كانينجهام" |
Kraft'ların Alden zincirini satın aldıklarını sana söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب على أن أخبرك بأن مجموعة " كرافت قد قامت بشراء سلسلة " أولدن" |