| Alkali Gölünün oradaki Kanada Kayalıklarının orada terkedilmiş bir askeri üs var, | Open Subtitles | هناك مباني عسكرية مهجورة عند بحيرة الكالي بالقرب من الجبال الكندية |
| Alkali Gölü hakkında olacağını hissediyorum. | Open Subtitles | أخاف أن آثار هذا قد امتدت الي ما خلف بحيرة الكالي |
| Alkali Gölündeki üssü buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت القاعدة في بحيرة الكالي |
| Alkali sinekleri bu koşullarda yaşayabilen nadir canlılardandır. | Open Subtitles | الذُباب القلوي هو أحد المخلوقات القليلة القادرة على إطاقة هذه الظروف، |
| Alkali sineklerinin bu gölde yaşamalarına olanak sağlayan özel becerileri vardır. | Open Subtitles | ذُبابة القلوي لديها قُدراتٌ مُميزة مكّنتها للعيش على هذه البحيرة. |
| Enteresan olan şey, "Alkali" kelimesinin "kül" anlamına gelen Arapça "El-Qali"den türemiş olmasıdır. | Open Subtitles | "لكن ما يهمّنا أن كلمة "قلوي تشتق من الكلمة العربية القالي" التي تعني الرماد" |
| Stryker Alkali Gölünde. | Open Subtitles | ستريكر عند بحيرة الكالي |
| - Alkali Gölü'ne gidin. | Open Subtitles | اذهبوا الى بحيرة الكالي |
| Alkali GÖLÜ ENDÜSTRİYEL KOMPLEKSİ Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı | Open Subtitles | بحيرة الكالي |
| Onlar için bu Alkali sinekleri çok değerli ve dayanılmaz bir ziyafet. | Open Subtitles | ذُباب القلوي هذا، بالنسبة لهم، هو وجبةٌ نفيسة لا تُقاوم. |
| Böylece Alkali sineğinin Mono Gölü'ndeki egemenliği yılın birkaç haftası dışında sakince sürer. | Open Subtitles | لذا فإن سيطرة ذُبابة القلوي على بُحيرة "مونو" تظلُّ بلا منافسة باستثناء أسابيع قليلة من السنة. |
| Varilleri ve Alkali suyu getir. | Open Subtitles | احضر البراميل والمحلول القلوي |
| Sodyum bir Alkali metaldir. | Open Subtitles | ان الصوديوم معدن قلوي |