altınım ... Daha iyi saklamalıyım. | Open Subtitles | آه ، ذهبي يَجِبُ أَنْ أحَسّنْ أخْفائه ؟ |
Dört milyonluk altınım gitti. | Open Subtitles | أربعة ملايين من ذهبي أختفت |
- Benim güzel, masum altınım! | Open Subtitles | ذهبي البريء الجميل |
"altınım gizlice Denver'a götürülmeli..." | Open Subtitles | وقلت "يجب أن أرسل ذهبي إلى (دنفر)" |
altınım varken bana zarar gelmez. | Open Subtitles | لن يمسني الأذى طالما أن الذهب إلى جانبي |
Evet, benim mahzenim, benim altınım! | Open Subtitles | أجل، قبو نبيذي، ذهبي! |
Altınınız ya da daha doğrusu benim altınım sayesinde. - Sizi anlayamıyorum. | Open Subtitles | ذهبك هو ذهبي |
Benim altınım piyasa altını değil. | Open Subtitles | ليس ذهبي |
Bu da benim altınım. | Open Subtitles | وهذا ذهبي. |
Bu durumda sormam lazım, altınım nerede? | Open Subtitles | أين هو ذهبي ؟ |
Erich, benim altınım sensin. | Open Subtitles | ايرك), أنت ذهبي) |
altınım! | Open Subtitles | ! ذهبي |
altınım varken bana zarar gelmez. | Open Subtitles | لن يمسني الأذى طالما أن الذهب إلى جانبي |