"altın bilet" - Translation from Turkish to Arabic

    • التذكرة الذهبية
        
    • تذكرة ذهبية
        
    • التذاكر الذهبية
        
    • تذاكر ذهبية
        
    İlk Altın Bilet'i ben bulmak istiyorum, baba! Open Subtitles أردت أن أكون من يجد التذكرة الذهبية الأولى يا أبي
    Son Altın Bilet tam burada Paraguay'da bulundu. Open Subtitles وجدت توا التذكرة الذهبية الخامسة و الأخيرة هنا في برجواي
    Buldum onu! Beşinci Altın Bilet benim! Open Subtitles إنتبهوا جميعا، وجدتها، التذكرة الذهبية الخامسة معي
    Amerika uyurken, ilk Altın Bilet bulunmuştu Almanya'da, Duselheim'in küçük bir kasabasında. Open Subtitles ،فبينما نحن نائمون بأمريكا ..وجدت أول تذكرة ذهبية في مدينة دوزلهايم.. الصغيرة بـ ألمانيا
    Yani hala ortalıkta dolaşan bir Altın Bilet var! Open Subtitles ذلك يعني أنه لازالت هناك تذكرة ذهبية تسبح في مكان ما
    Altın Bilet avında 43'üncü günün sonuna yaklaştık. Open Subtitles نقترب الآن من نهاية اليوم الثالث و الأربعون من حملة إصطياد التذاكر الذهبية
    Devrimsel olasılık yasası temeline dayandırılmış bu makine bize kalan 3 Altın Bilet'in kesin yerini söyleyecek. Open Subtitles تستند تلك الآلة على حساب جميع الإحتمالات الممكنة ثم تخبرنا بالموقع الدقيق للثلاث تذاكر الباقية التذاكر الذهبية
    Beş Altın Bilet, beş sıradan Wonka çikolatasının sıradan ambalajının altında saklı. Open Subtitles خمس تذاكر ذهبية أٌخفوا تحت أغلفة خمس قطع شيكولاتة ويلي وانكا...
    Bu Altın Bilet Tyler Martin hayranları içindi. Open Subtitles التذكرة الذهبية من المفترض أن يحصل عليها معجب
    Bu balo komitesi seks için Altın Bilet. Open Subtitles فمجتمع الكرة هو التذكرة الذهبية لممارسة الجنس.
    Şimdi Tamsin onun ruhunu aldı, yani Valhalla'ya Altın Bilet. Open Subtitles الان تامسين لديها روحه التذكرة الذهبية لـ فلهالا
    İşte 3 numaralı Altın Bilet, ve o benim! Open Subtitles ها هي التذكرة الذهبية الثالثة وهي لي
    Son Altın Bilet'i buldun! Open Subtitles ! ياه، لقد وجدتها ! أنت تملك التذكرة الذهبية الأخيرة
    "Altın Bilet'i bulan talihli, Bay Willy Wonka'dan... Open Subtitles تحياتي لك أيها المحظوظ " "مكتشف تلك التذكرة الذهبية
    Bu kraliçenin tek istediği Yale'e Altın Bilet. Open Subtitles كل ما تحتاجه الملكة هي تذكرة ذهبية ليال
    Bekleyin, biletim var! Altın Bilet! Open Subtitles إنتظروا، لا لدي تذكرة تذكرة ذهبية إنها ...
    Çünkü benim bir Altın Bilet'im var Open Subtitles ~ فقد وجدت تذكرة ذهبية ~
    Zaten bahse girerim şu Altın Bilet'ler çikolatanın tadını bozuyordur. Open Subtitles ...أتعرف أراهن أن تلك التذاكر الذهبية تجعل طعم الشكولاتة رهيبا
    Charlie, dünyada milyonlarca insan var ve sadece 5'i Altın Bilet bulacak. Open Subtitles شارلي... هناك مائة بليون ..شخص في هذا العالم خمسة منهم فقط سيجدون التذاكر الذهبية
    Hayır. Silahımız yok! Altın Bilet var! Open Subtitles لا أسلحة لدينا فقط تذاكر ذهبية
    Artık Altın Bilet yok. Open Subtitles لا تذاكر ذهبية أخرى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more