Evet, Helenik Merkezi işine bulaştım ama Rachel herşeyi karıştırdı. | Open Subtitles | نعم, انا كنت فى الجريج لكن رايتشل لعبت بكل شئ |
İtiraf edeyim ki ben de herkes gibi zor şeyleri severim ama Rachel nasıl yapıyorsa aynı anda hem bir anneanne hem de bir çocuk gibi giyinmeyi başarıyor. | Open Subtitles | اعترف انني مثل تحدي مثل الرجل القادم لكن رايتشل الى حد ما لباسها |
ama Rachel sadece bir garson. | Open Subtitles | و لكن رايتشل مجرد نادلة |
Tamam, onun için kötü şeyler söyledim, ama Rachel'ın onu iyi bir ev arkadaşı yapacak özellikleri de var. | Open Subtitles | أعرف أنني قلت بعض الأمور السيئة عنها لكن (رايتشل) تتمتع ببعض مميزات شريكة السكن الصالحة |
Kötü şeyler söyledim ama Rachel'ın çok iyi oda arkadaşı özellikleri var. | Open Subtitles | l قالَ بَعْض المادةِ السيئةِ... . . لكن رايتشل عِنْدَها النوعياتُ الذي يَجْعلُها a شريك غرفة جيد. |
- Ama "Rachel", kişiliğini daha iyi yansıtıyor. | Open Subtitles | لكن "رايتشل" أقرب الى شخصيتك حقا؟ |
Aslında burada kalmak isterim ama Rachel'ın hayatımı zindana çevireceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة أحب أن أجلس هنا , لكن رايتشل) ستجعل حياتي جحيماً) |
ama Rachel Lynde anneme sen gidince Bayan Cuthbert'ın yıkıldığını anlatmış. | Open Subtitles | لكن (رايتشل ليند) قالت لأمي بأن الآنسة (كوثبرت) بكت بمرارة بعد رحيلك |
- Benim var ama Rachel ödünç aldı. | Open Subtitles | -حسناً، أنا لدي، لكن (رايتشل) إستعارتهم . |
- Evet, istiyor olabilirsin ama Rachel'ın bana ihtiyacı var ve ben onun yerine seni seçtim. | Open Subtitles | ربّما تريدين هذا، لكن (رايتشل) تحتاجني، و... وأنا إخترتكِ |
Bu derste güya herkes özgürce şarkı söyleyebilir ama Rachel zil çaldığından beri üçüncü sınıf bir Maria Callas gibi feryat etmeyi bırakmadı. | Open Subtitles | هذا القسم من المفترض أن يكون غناء حر... للجميع... لكن (رايتشل) لم تتوقف عن الصراخ |