| Bu piç yirmi yıldır amcamla çalışıyor. Ama hiç silah taşımamış. | Open Subtitles | هذا الحقير لم يحمل مسدساً طوال 20 عاماً بالعمل لدى عمي |
| Beni, amcamla birlikte Nakuru'daki ailemizin yanına dönmek için gönderdi. | TED | ورتّب لانتقالي مع عمي للعيش مع عائلتنا في ناكورو. |
| amcamla konuStum. | Open Subtitles | تحدثت مع عمي للتو وطلب مني أن أتي إلى البحيرة |
| Dr. Malcolm, amcamla izcilik maceralarınızı paylaşmaya mı geldiniz? | Open Subtitles | الدكتور مالكولم . أأنت هنا لمشاركة عمى بإخبار بعض القصص المثيرة ؟ |
| Bu oyun amcamla olanlar belki de benim için uygun değildir. | Open Subtitles | هذه اللعبة، هذا الأمر مع عمّي قد لا يكون مناسباً لي هذا ما أفكّر فيه |
| İyi ki amcamla beraberdik. | Open Subtitles | وللمصادفة السعيدة سيتركاننا في رعاية العم ريد. |
| Bugün amcamla da bu konuyu konuştuk sonradan sıkıntı yaşamamak için bu konuyu hemen halletmeliyiz. | Open Subtitles | تناقشت مع عمي اليوم ويجب أن نوضح الأمور لتجنب التعقيدات لاحقاً |
| Bugün amcamla da bu konuyu konuştuk sonradan sıkıntı yaşamamak için bu konuyu hemen halletmeliyiz. | Open Subtitles | تناقشت مع عمي اليوم ويجب أن نوضح الأمور لتجنب التعقيدات لاحقاً |
| - Bir keresinde amcamla beraber oradaydım. Eski yöntem. | Open Subtitles | تلك البندقية غير جيدة أنا كنت هناك ذات مرة مع عمي |
| amcamla istasyona gidebilir miyim, anne? | Open Subtitles | هل أستطيع ان اذهب غلي المحطة مع عمي يا امي؟ |
| amcamla yaşayacak birinin olması iyi olur çünkü o zor duyuyor ve benimle konuşamıyor. | Open Subtitles | سيكون من الأفضل لو كان مع عمي أحد لأنه يسمع بصعوبة ويعجز عن الكلام |
| amcamla evleniyor babamın kardeşiyle ama Herakles'e ne kadar benzemezsem o da o kadar benzemiyor babama. | Open Subtitles | ثم تتزوج عمي عمي شقيق ابي وليس بينه وبين ابي من الشبه اكثر مما بيني وبين هرقليز .. تزوجته فى غضون شهر |
| amcamla çalışmanın zor tarafı, hep indirim beklemesi. | Open Subtitles | مشكلة العمل مع عمي أنه يتوقع دائما الخصم. |
| Ben de amcamla biraz golf oynayıp yemeğe gittim. | Open Subtitles | لذا ذهبت أنا و عمي للعب الجولف و تناولنا الغذاء |
| Bu sırrı çözebileceğimizi sanmıyorum. amcamla konuşmalıyım. | Open Subtitles | لا أعتقد بأننا نتعامل مع شيئ سهل يجب أن أتحدث إلى عمي. |
| Mike amcamla daha önce yaptığım gibi para bulabilirim. | Open Subtitles | يمكنني الحصول على المال. بنفس الطريقة اللتى فعلتها مسبقا مع عمى مايك |
| Hayatımın büyük bölümünü amcamla geçirdim. | Open Subtitles | أنا نشأت مع عمى معظم سنوات حياتى |
| Sana tavsiyem amcamla görüş. | Open Subtitles | نصيحتي إليك سيكون الكلام مع عمّي. |
| Gerçekte amcamla gideceğimiz tören, Kuzenimin başarısı için yapılıyor. | Open Subtitles | في الواقع ان الحفل سيذهب مع بلادي العم ، وابن عمي للاحتفال تحقيقها. |
| Uh, seni amcamla tanıştırmak istiyorum, Morris Farnsworth, inanılmaz başarılı Gotham sanat koleksiyoncusu... ve bizim taşralı ufak topluluğumuza katılma nezaketini gösterdi. | Open Subtitles | "أريد أن أعرفك بعمي "موريس فارنسورث تاجر اللوحات من "جوثام" البارع جدا.. الذي تكرم بحضور تجمعنا الريفي الصغير |
| E-mailini aldım ve amcamla iletişime geçtim. | Open Subtitles | لديّ عنوان بريدك الإليكترونيّ واتصلتُ بعمّي |
| amcamla ortak bir tamirhaneleri var. | Open Subtitles | هو وعمي لديهم كراجاً لتصليح أجسام السيارات |
| Teyzen amcamla nişanlandı ve daha ilk günden terk etti onu. | Open Subtitles | كانت تعمل عمتك لعمي وقبل يوم واحد من حفل زفاف أنها هربت. |
| amcamla beraber Kanada'da onun işyerinde çalıştım. | Open Subtitles | إشتغلتُ مَع عمِّي .في كندا في شركتِه |
| Aile tarzı servisi amcamla yapmak zorunda olduğum şey olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقدت أن الخدمة العائلية هى ما اضطررت لفعله مع خالي. |