Eğer Andy'ye davetiye gönderseydin, bu karışıklık olmayacaktı. | Open Subtitles | لو كنتِ قد أرسلتي دعوة, أندي إليه لما وقعنا في هذه المشكلة |
Şerif Andy'ye haber verildi. Kesinlikle her şey yolunda. | Open Subtitles | الشريف أندي تبلغ الخبر متأكد كلّ شيء بخير |
Çanağın Andy'ye çarpması için bu cıvata önceden kesilmiş. | Open Subtitles | هذا المزلاج إنقطع قبل ان يضرب الصحن أندي |
Jim, sen kaba davrandığında, bu bana da yansıyor sonra da bu Andy'ye yansıyor. | Open Subtitles | عندما تكون فظا فهذا يؤثر علي وجميعنا نأثر على اندي |
Sen gelmeden önce biz de Andy'ye yumruk atmanla ilgili konuşuyorduk. | Open Subtitles | قبل ان تدخلي، كنا نتحدث عن الوقت الذي ضربت اندي على وجهه |
Andy'ye biraz ilgi gösterin ve bunun farkında olmasını sağlayın. | Open Subtitles | - فقط قدمي لأندي لحظة واحدة لطيفة التي يتيح له معرفة انها حوله |
Andy'ye verdiğim bir söz. | Open Subtitles | الوعد الذى قطعته لأندى |
Belki ben burada Andy'ye eşlik ederken Sen ve Zane gevşemek için mutfakta bitki çayı içmelisiniz. | Open Subtitles | ربما يجب عليك و زين الاسترخاء مع بعض الشاي الأعشب. في المطبخِ بينما أَبقي برفقة أندي بخارج هنا. |
Evet, Andy'ye yardımcı olduğum için çok memnunum. | Open Subtitles | نعم، أَنا مسرورُ جداً أنا يُمْكِنُ أَنْ أُساعدَ أندي. |
Millet, biliyorum şu an herkes Andy'ye çok kızgın ve inanın bana bende öyleyim. | Open Subtitles | شباب , أعلم بأن الكثير منكم غاضب من أندي وصدقوني , أنا أيضا |
Millet, biliyorum şu an herkes Andy'ye çok kızgın ve inanın bana bende öyleyim. | Open Subtitles | أعلم بأن الكثير منكم غاضب من أندي أنا أيضا |
Bir gece ansızın Andy'ye yollayacağım ve emin ol, kafayı yiyecek. | Open Subtitles | الآن هانحن ذا أنا سأقدم بين ليلة وضحاها واحدة لـ أندي أنه مهووس ستعمل أطمئن |
Luke, çok üzgünüm, keşke yapabilseydik ama Andy'ye kravat bağlamayı öğreteceğime söz verdim önceden. | Open Subtitles | لوك أنا اسف، اتمنى لو كان بمقدوري هذا لكني وعدت أندي بالفعل بأني سأعلمه كيف يربط ربطة عنق |
O zaman gidip Andy'ye sarılayım. | Open Subtitles | حسناً، انا بحاجة لعناق، لهذا سأذهب لأعانق أندي |
Yani, baban Andy'ye de çalmasını öğretmişti? | Open Subtitles | وعلمت عندها ان والدك علّم اندي العزف ايضاً |
Andy'ye sordum ama bana "rahat ol kanka" dedi. | Open Subtitles | سالت اندي, واخبرني لـ استريح وبعدها ذهب بعيدا في جولة كبيرة على الزورق |
Bununla Andy'ye Haley'nin ona âşık olduğunu ve evlilik teklifine engel olmak için sahile koştuğunu söylemek arasında dağlar kadar fark var. | Open Subtitles | هذا بعدي كل البعد عن اخبار اندي ان هايلي واقعه في حبه وذهبت الى الشاطئ لتوقف تقدمه لحبيبته |
Millet, Oliver Andy'ye yardım edeyim derken neredeyse ölüyordu. | Open Subtitles | الرجال، أوليفر حصلت على ما يقرب نفسه قتل محاولة لمساعدة اندي. |
Andy'ye, yapacağı evlilik teklifine engel olmaya çalıştığımı mı söylediniz? | Open Subtitles | اخبرت اندي ، بإنني حاولت ايقاف تقدمه |
- Aferin Andy'ye. | Open Subtitles | جيد لأندي |
Kızkardeşler Andy'ye bir daha parmaklarını bile gösteremediler. | Open Subtitles | الأخوات لم يتعرضوا لأندى |