"anlaşma yapmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • عقد صفقة
        
    • عقد إتفاقاً
        
    • قام بصفقة
        
    • كان يعقد صفقة
        
    • عقد اتفاقاً
        
    • عقدت إتفاق
        
    Derler ki sonsuz yaşamak için şeytanla bir anlaşma yapmış... ama ebedi gençlik için sormayı unutmuş, Open Subtitles يقولون انه عقد صفقة مع الشيطان ليعيش للأبد لكنه نسي ان يطلب منه الشباب الدائم
    Evet, Sanford'la bir anlaşma yapmış. Open Subtitles أجل , لقد عقد صفقة مع سانفورد استبدل الشرائط بجواز سفر جديد
    Clayton, Sıçrayanlarla bir anlaşma yapmış. Open Subtitles كليتون عقد صفقة مع القافزات أخبريني أنك لم تعلمي بذلك
    Aziz, meleklerle bir anlaşma yapmış. Open Subtitles القديس عقد إتفاقاً مع الملائكة.
    Ama Joe Tobin'e söyle sanırım Tom Shayes ile bir anlaşma yapmış. Open Subtitles ولكن يجدر بك أن تخبر جو توبن بأنّي أعتقد أنّه قام بصفقة من نوع ما مع توم شايس
    İkimize karşılık, istihbarat vermek üzere Amerikalılarla anlaşma yapmış. Open Subtitles كان يعقد صفقة مع الامريكان، اسلحة ومعلومات مقابلنا.
    Bir şeyi örtbas etmek için bir anlaşma yapmış. Open Subtitles قال إنه عقد اتفاقاً ليتستر على أمر ما.
    Wilkes ile gizli bir anlaşma yapmış. Open Subtitles لقد عقدت إتفاق في الخفاء مع (ويلكس)
    Beni güvende tutmak için gerçek inananlarla bir tür anlaşma yapmış. Open Subtitles لقد عقد صفقة ما مع المؤمنين الحقيقيين .ليبقيني آمنا
    Tucker federallerle bir anlaşma yapmış, ve şimdi tanık korumaya programına gidiyor. Open Subtitles القضية أن تاكر عقد صفقة مع المباحث الفدرالية والآن هو ذاهب إلى برنامج حماية الشهود
    Sorun yok. O da senin gibi Dr. Doom ile anlaşma yapmış. Open Subtitles انه مـعنا لقد عقد صفقة مع الدكتور مثلكِ
    Amcan Jax FBI'la anlaşma yapmış. Open Subtitles عمكِ جاكس عقد صفقة مع الفيدراليون
    Sanırım bir anlaşma yapmış. Open Subtitles أعتقد أنه عقد صفقة
    Tollan meclisi bir Goa'uld ile bir anlaşma yapmış. Open Subtitles الكيريا عقد صفقة مع الجواؤلد
    Hinton, şeytanla anlaşma yapmış eski bir hükümlüydü. Open Subtitles وهو حيّ، (هينتون) كان مجرد مدان سابق عقد صفقة مع الشيطان.
    Güçlü ilaç lobisi DC Littlefield cinayetleri öğrendikten sonra onlarla bir anlaşma yapmış. Open Subtitles عقد إتفاقاً مع مُؤسسة (دي سي ليتلفيلد) القوية للأدوية بعدما اكتشفوا أمر جرائم القتل
    Anlaşılan Mark Vector devletle bir anlaşma yapmış. Open Subtitles ...(وتبيّن أنّ (مارك فيكتور عقد إتفاقاً من نوع ما مع الحكومة
    O zaman buraya getir çünkü borsacılarla arkamdan bir anlaşma yapmış ve onların gitmesini istiyorum. Open Subtitles إذن أحضريه هنا لأنه قام بصفقة جانبية لعينة ما مع هؤلاء المتداولين وأريدهم خارج الأمر
    Bir çeşit anlaşma yapmış anlaşılan. Open Subtitles ويبدوا أنه قام بصفقة
    - Vega'yla tek taraflı anlaşma yapmış olmalı. Open Subtitles -لا شك في أنه عقد اتفاقاً جانبياً مع (فيغا )
    Kate bir anlaşma yapmış olmalı. Open Subtitles لابُد أن (كيت) عقدت إتفاق معه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more