Yani iş anlaşmalarını biliyorsun? | Open Subtitles | إذن انت تعلم عن الصفقات التجارية |
Babamın uzun ve çok katmanlı iş kariyerinde, iş anlaşmalarını kolaylaştırmak için birilerinin, bir yerlerde ölmüş olma ihtimalini göz ardı etmiyorum. | Open Subtitles | ليس هناك إنكار أن أكثر من حياته المهنية الطويلة والطوابق، و سهلت الدي الصفقات التجارية يكون فيه الموت نتيجة محتملة لشخص ما، في مكان ما. |
Chase sabah, ciro anlaşmalarını konuşmak için geldi. | Open Subtitles | (تشايس) أتى إلى هنا الصباح للتحدث عن الصفقات |
Amin'in, vergi kaçırmak ve üretim anlaşmalarını gözden geçirmek için dünyadaki karını hesaplaması lazım. | Open Subtitles | إنه يفهم،أرمان يريد أن يصنع عرض رخيص للصور على الشاشة ليرى إذا كان بإمكانه التهرب من الضرائب من خلال مردود صفقاته |
Briggs'i davadan aldıklarında Caza ile olan bütün anlaşmalarını kaybetmiş oldu. | Open Subtitles | لماذا؟ "عندما سحبوا "بريجز خارج القضية كان بالإمكان ان يخسر "جميع صفقاته مع الـ"كازا |
anlaşmalarını yaparken bıçağı kullanıyormuş. | Open Subtitles | فهي ما يعقد به الصفقات |
Bence kara pazar nükleer anlaşmalarını önlemek listelerinde epey önceliklidir. | Open Subtitles | أعتقد أن منع الصفقات النووية في السوق السوداء -سيكون على قمة قائمة أعمالهم . -جون) محق بشأن (روسيا) ). |