| Kuleyle benim ufak bir anlaşmazlığımız oldu, o da beni terk etti. | Open Subtitles | عنالبرج،و كان لدي .. خلاف بسيط ، ولقد رحل بدوني |
| Genelde insanların önünde öpüşmeyiz ama bir anlaşmazlığımız vardı. | Open Subtitles | ،نحن في العادة لا نقبل بعضنا أمام الآخرين .لكن كان بيننا خلاف |
| Ama anlaşmazlığımız oldu. | Open Subtitles | كان لدينا خلاف. سياسة؟ |
| Kralla bir anlaşmazlığımız oldu. | Open Subtitles | وقعت في خلاف مع الملك |
| Seninle bir anlaşmazlığımız yok, Velasca. | Open Subtitles | ليس لدينا خلاف معكِ يا (فالاسكا) |
| - Çünkü bir anlaşmazlığımız oldu. | Open Subtitles | - لأننا على خلاف - |
| anlaşmazlığımız falan yok. | Open Subtitles | ليس بيننا خلاف |