"anladığında" - Translation from Turkish to Arabic

• يدرك
• يكتشف
• عندما علم
• عندما إكتشف
• إكتشف أنه

Kaptan kim olduğumuzu anladığında bence daha rahat bir yolculuk geçireceğiz.
أظن أنه بمجرد أن يدرك الكابتن من نكون، ستكون رحلتنا أيسر. ‏

Adam eleştirel filminin yanlış şekilde kullanılacağını filme çektiği insanlara karşı kullanılacağını anladığında, onu yakmaya karar verir.
عندما يدرك الرجل كيف يمكن إساءة استخدام فيلمه الحرج من الممكن أن يُستخدم

O yoldan çıkamayacağı gerçeğini anladığında, kendini Eskiler'e belli etmek riskinden başka bir seçeneği kalmayacak.
عندما يدرك أنه لن يستطيع الخروج بهذه الطريقة هو لن يملك خيار سوى المخاطرة بالكشف عن نفسه للقدماء

Bay Stolz paraların gittiğini anladığında ne olacak?
ماذا سيحدث عندما يكتشف السيد ستولز اختفاء المال؟

Litton anladığında bayram edecek.
ليتون ستعمل لديها اليوم الحقلي عندما يكتشف

Bence becelerilerinin yeterli olmadığını anladığında anahtarı olan birini aramış olabilir.
أظن بأنه عندما علم بأن مهاراته لم تكن كافية ذهب للبحث عن شخص لديه مفاتيح

Hades kandırıldığını anladığında, çok sinirlenir.
عندما إكتشف (هاديس) بأنه خـُدع أصبح غاضباً

Büyükbabam Bay Danvers'i kullanıldığını anladığında öldürdü.
جدَّى قتل السيد (دانفرز) عندما إكتشف أنه كان يستغله

Bir köstebek değil de Mossad ve İsrail'in yüreğine saldırmak isteyen bir canavar yarattığını anladığında yüzünü görmeyi çok isterdim.
أرغب في رؤيه وجهه عندما يدرك إنه لم يخلق جاسوساً لكن وحشاً

Kenobi, çevresindekilere yardım edemeyeceğini anladığında cesareti kırılacak ve benim olacak.
عندما يدرك كانوبي انه لا يستطيع ان يساعد من حوله عزيمته سوف تنكسر وسوف يكون لي

Blöfünü görüp bunu yapacak yüreğinin olmadığını anladığında ne olacak?
ماذا سيحصل عندما يكشف خدعتك و يدرك أنك لا تملك الجرأة لإكمال هذا؟

Hiç ailesi olmadığını anladığında ne kadar üzüleceğini hayal edebilir misiniz?
تخيلوا كم سيكون حزيناً ...عندما يدرك أن ليس لديه والدين

İçinde dışkı olduğunu anladığında, altına yapacak.
سيفعلها على نفسه عندما يدرك أنها قذارة

Birinin canını almanın nasıl bir şey olduğunu anladığında ne olacak?
"ما سيحدث حين يدرك أخيرًا معنى إزهاق نفس إنسان آخر؟"

Fury her zaman "Bir insan, daha büyük bir şeyin parçası olduğunu anladığında, başaramayacağı şey yoktur." derdi.
فوري" كان دائماً يقول" الرجل يستطيع تحقيق أي شيء حينما يدرك أنه جزء من شيء ما أكبر

Ayrıca, sebzeliğin çökmüş olduğunu anladığında alay edilecek kişi o olacak.
بالإضافـة إلى أنه هو من سيكون المخدوع عندما يكتشف أن حيّز حفظ الخضروات في تلك الثلاجـة لا يعمل

Ve öyle olmadığını anladığında, bu onu incitecek.
وعندما يكتشف بأن ليس لديه فرصة معكِ هذا سيُؤذيه

Peki alıcı bunu anladığında ne olacak?
وماذا سيحدث عندما يكتشف المشترى هذا ؟

Eğer başka bir çocuğa bulaştırırsa bunu anladığında ne olacak...
- ألم تسمعني؟ اذا جعل طفل آخر يمرض ماذا سيحدث عندما يكتشف ذلك

Kahvenin içilmiş olduğunu anladığında ne yapacaksın?
جيّد، ماذا ستفعلين... عندما يكتشف إنها ليست القهوة المُعتادة.

Bir sorun olmadığını anladığında...
عندما يكتشف أنه لا مشكلة هناك، حينها...

Ama sağır olduğumu anladığında, boş ver demeye başladı.
لكن عندما علم أني أصم واصل قول "لا يهم".

Braddock'ın sahip olduğu 3 ayrı lüks galerisi varmış fakat öleceğini anladığında hisselerini çalışanlara büyük bir indirim yaparak satmış.
إمتلك (برادوك) ثلاثة وكالات لبيع السيّارات الفاخرة، لكن عندما إكتشف أنّه كان يحتضر، باع حصته لمُوظفينه بأسعار مُخفضة.

Ve kurtarılacağını anladığında neden korku sergilediğini hala bilmiyoruz.
عندما إكتشف أنه سيتم إنقاذه؟ أريد أن اعلم إلى أيّ شيء توصل (لوكر)، من الفلم...