"anlamışsın" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفهم
        
    • فهمتَ
        
    • فهمتي
        
    • فهمتني
        
    • فهمتها
        
    • فهمت الأمر
        
    • فهمتِ
        
    • فهمي
        
    • إستغلتنا
        
    • انطباعكِ
        
    Bence yanlış anlamışsın. Katılımcı bir teklifin olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لا بد وأني أخطأت الفهم إعتقدت أن لديك إقتراحا تجريبيا
    Özür dilerim yanlış mı anlamışsın? Open Subtitles أنا آسفه هل كان هناك نوعا ما من سوء الفهم
    Yanlış anlamışsın. Gerçekten- Open Subtitles لقد فهمتَ ذلك على المَنْحى الخطأ كُفّ عن هذا
    Hey, Trager, Yanlış anlamışsın. Sadece seni gözlüyordum. Open Subtitles تريجر انتي فهمتي خطأ ، لقد كنت فقط أختبرك
    Beni yanlış anlamışsın. Bu olayla bir ilgim yok. Open Subtitles لقد فهمتني على نحو سيء، ليس لي علاقة بالأمر
    belki de doğru anlamışsın, anı yaşamak. Open Subtitles حسناً, ربما أنت فهمتها بشكل صحيح عيش كل لحظة بوقتها
    -Yanlış anlamışsın. Ona mal bulayım diye beni kokaine o bulaştırdı. Open Subtitles لقد فهمت الأمر بالعكس لقد حرفتني إلى الكوكايين لكي أكون رجلها الُمعتمد عليه
    Her şeyi yanlış anlamışsın. Sana acıdığım için gelmedim buraya. Open Subtitles لقد فهمتِ ذلك بنحو خاطئ، لستُ هنا لكوني أشفق عليك
    Hayır, ben... sen yanlış anlamışsın. Open Subtitles لا انا - انت تعرف انت أسأت فهمي هذا ليس ما أردت ان اعنيه
    Yanlış anlamışsın. Sadece arkadaşım. Open Subtitles لقد أسأت الفهم إنها مجرد صديقة
    Kusura bakma Megan, yanlış anlamışsın. Open Subtitles ميغان، أنا آسف إذا كنتِ قد اسأتِ الفهم
    Her şeyi yanlış anlamışsın. O eski sevgilisi. Open Subtitles لقد أسأت الفهم,أنه حبيبها السابق
    Yanlış anlamışsın Eddie. Open Subtitles أنت أسأت الفهم يا إدي
    Her şeyi yanlış anlamışsın, değil mi? Open Subtitles لقد فهمتَ الأمر على نحو خاطئ, صحيح؟
    Yanlış anlamışsın... Open Subtitles فهمتَ الأمر بشكل خاطئ ليس الأمر كما تظن
    Her şeyi yanlış anlamışsın, değil mi? Open Subtitles لقد فهمتَ الأمر على نحو خاطئ, صحيح؟
    Beni düşündüğün için çok naziksin ama gerçekten konuyu çok yanlış anlamışsın. Open Subtitles . انه لطف شديد منك أن تكون مهتمه ولكن أنت حقا فهمتي الامر بشكل خاطئ
    Ama aklımızdakini anlamışsın gibi görünmüyor. Open Subtitles لكن لا يبدو أنكِ فهمتي ما تحويّه عقولنا
    Beni düşündüğün için çok teşekkür ederim ama beni yanlış anlamışsın beyefendi. Open Subtitles شكراًجزيلاًلتفكيركبيولكن ... ولكن سيدي، لقد فهمتني خطأ ليس لدي أسلوب للدمار
    Pizza cidden iyi fikirmiş. İyi ki yanlış anlamışsın. Open Subtitles البيتزا كانت خياراً جيداً للغاية، أنا مسرورة أنك فهمتها على نحو خاطئ.
    Herşeyi yanlış anlamışsın bebğim, ...çünkü o, senin paran değil. Open Subtitles لقد فهمت الأمر على نحوٍ خاطئ يا جميلتي لأنّ ذلك ليس مالك
    Hayır, yanlış anlamışsın bücür. Adamı biz öldürmedik. Buraya ona yardıma geldik. Open Subtitles كلا، فهمتِ الأمر بشكل خاطىء نحن لم نقتل الرجل، لقد أتينا هنا لمساعدته
    Beni tamamen yanlış anlamışsın. Open Subtitles لقد أسئت فهمي تماماً
    Bizi yanlış anlamışsın. Buralarda kendi işini, kendin görmelisin. Open Subtitles ، لقد إستغلتنا كثيرا ً يا صاح عليك أن تفعل ذلك بنفسك
    - Sen öyle anlamışsın. Open Subtitles -هذا انطباعكِ أنتِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more