Çok az bile olsa serbest olmasının tehlikelerini anlamıştık. | Open Subtitles | أدركنا كم هي خطرة في حال إن لم نقيدها و التحكم بها عن بعد |
Hiçbirimiz devriyede olmak için hevesli değildik çünkü savaşın bitmesinin yakın olduğunu anlamıştık ve dışarıda ne var bilmiyorduk. | Open Subtitles | حسنا، لم يكن أحدٌ منا متحمسًا للقيام بهذه الدورية لأننا أدركنا أن نهاية الحرب كانت وشيكة كما أننا لم نكن على علم بما يجري بالخارج |
Evrende yalnız olmadığımızın farkına varmıştık ve yakında daha fazla göçmen alacağımızı anlamıştık. | Open Subtitles | أدركنا بأننا لسنا وحيدين في الكون و ربما قريباً ياتوا المزيد... المهاجرين. |
Hepimiz anlamıştık. | Open Subtitles | كلنا رايناه |
Hepimiz anlamıştık. | Open Subtitles | كلنا رايناه |
ANNA LEVİTANSKAYA MİMAR Bir şeyleri değiştirebileceğimizi anlamıştık. | Open Subtitles | أدركنا أن باستطاعتنا تغيير شيء ما |
Hepimiz meselenin ciddiyetini anlamıştık. | Open Subtitles | أدركنا جميعًا خطورة الموقف |
"Kabul ediyorum." dediğinde anlamıştık. | Open Subtitles | "جميعنا أدركنا ذلك لحظة قولك " أوافق |