Ne kadar saçma olduğunu anlamam için sesli söylememe gerek yok bütün planın geri tepti. | Open Subtitles | حسناً,لا أحتاج لأن أصرح بها ,لكى أعرف أنها غبية,لذا فأن خدعتكِ فشلت |
Evli ya da dul kalıp kalmadığımı anlamam için burada bir saat beklememi istiyorsun . | Open Subtitles | أنك تطلب منى أن أنتظر ساعة لكى أعرف إن كنت سأصبح زوجة أم أرملة انه وقت طويل . |
Aşkın, değer vermenin insanı mahvettiğimi anlamam için binlerce yıl ve yüzlerce ihanet gerekti. | Open Subtitles | استغرقتُ ألف عام، ومئات الخيانات لأدرك أنّ الحبّ والاكتراث يدمران المرء |
İçmemek, içmenin kötü olduğunu anlamam için kafamı rahatlattı. | Open Subtitles | عدم شرب الجعة أعطاني وضوحا فكريا لأدرك أن شرب الجعة أمر سيّء |
Bir odadaki boyutu anlamam için en iyi yol budur benim için. | Open Subtitles | إنها أفضل طريقة لي لأدرك أبعاد الغرفة |
Daha iyi anlamam için başka ipucu vermen gerek. | Open Subtitles | يجب عليكِ أن تعطيني شيئاً أكثر من هذا لأعمل عليه |
Daha iyi anlamam için başka ipucu vermen gerek. | Open Subtitles | يجب عليكِ أن تعطيني شيئاً أكثر من هذا لأعمل عليه |
Seninle tanışmadan önce bile Negan'dım. Bunu anlamam için adamakıllı tanışmam gerekiyormuş sadece. | Open Subtitles | كنت (نيغان) قبلما ألقاك، أردت مقابلتك بشكل لائق لأدرك فحسب. |