Seni öyle seviyordum ki, anlamasını sağlayabilirim sandım. | Open Subtitles | أحبك كثيرا،أعتقدت أن بإمكاني أن أجعله يتفهم. |
Öylesine narin ve zarif birinin benim gibi birini sevebilmesini sizin gibi birinin anlamasını beklemiyorum, ama ben... | Open Subtitles | ما كنت أتوقـّع من رجل مثلك أنّ يتفهم. كيف لتلكَ الجميلة الأنيقة ، أنّ تحب رجلاً مثلي ، لكن تلاقت قلوبنا. |
Onunla konuşup yardımcı olabileceğimi anlamasını sağlasaydın yalnızca bana izin verseydi... | Open Subtitles | إذا تحدثتي معه وجعله يدرك انني أستطيع المساعدة إذا سمح لي |
Yani insanların anlamasını istediğim şey, bir etkileşimin, ne zaman iyi ne zaman kötü olduklarını bilmeleri ve buna göre yargılamaları. | TED | لذا اسمحوا للناس أن يفهموا أن الأمر متروك لهم لمعرفة كيفية الحكم على التفاعل كي يعرفوا أضحى كانت جيدة أو سيئة. |
Şöyle ki,herkesin şefkati,girişime... ...dönüştürmedeki,kritik önemi... ...anlamasını istiyorum. | TED | لذلك أريد أن يفهم الجميع أهمية حساسة لتحويل الصدقة الى مؤسسة. |
Ama hala bir çocuğun ölümü anlamasını sağlamak çok zor. | Open Subtitles | لكنه لا يزال من الصعب علينا أن نجعل الأطفال يفهمون معنى الموت |
Hepinizin iyi anlamasını istiyorum ki bu odadaki her bireyin eneji ve sorumluluklarının sonuçları üzerinde direk etkisi olacaktır. | Open Subtitles | أريدكم أن تفهموا أنه سيكون نتيجة مباشرة لالتزام وطاقة كل واحد في هذه الغرفة |
Ayrıca, bunun seni neden rahatsız ettiğini de anlamasını bekleme. | Open Subtitles | ولا تتوقعي منه أن يتفهم لماذا يزعجكِ ذلك |
Çocukların anlamasını beklemiyorum zaten, ama sen ve ben... | Open Subtitles | حسناً، لم أتوقع أن يتفهم الأطفال ذلك لكن أنا و أنت |
Benden sonraki sahiplerinin bunu anlamasını ve paylaşmasını istiyorum. | Open Subtitles | ارغب من المالك الجديد بأن يتفهم ويشاركني تلك الرغبة |
Yaptığı şeyin yanlış olduğunu anlamasını sağlar mısın? | Open Subtitles | هل تساعده بـ ان يدرك بـ ان الذي يفعله خطـأ ؟ |
Ona keyifli bir hayat yaşatarak hatasını anlamasını sağlayacağım. | Open Subtitles | سأجعله يدرك فشله بالعيش معه في حسن فكاهة مثالي |
Sanırım geri dönüp dediğin gibi bir sistem bulmaya çalışacağım, ekstra çabaya değdiğimi anlamasını sağlayacağım. | Open Subtitles | اعتقد العودة ومحاولة الحصول على نظام معين كما قلتي اجعله يدرك بأني استحق الجهد الإضافي |
Senin gibi, erkek mağazasının rafında ne varsa onu alan heriflerin anlamasını beklemem zaten. | Open Subtitles | أترى ، لا أتوقع من رجال يرتدوا ملابس منزلية لعينة مثلك أن يفهموا |
Şey, senin gibi aklında gösterişten başka birşey olmayan insanların araştırmamı anlamasını istemiyorum bile. | Open Subtitles | لا أريد من الحمقى امثالك أن يفهموا بحثي |
Benim için çok önemli olan birinin bunu anlamasını istedim. | Open Subtitles | أردت شخصًا كان قريباً جداً مني أن يفهم الأمر |
Ama asıl nedeni insanların anlamasını sağlamak. | Open Subtitles | ولكن في الأساس لمساعدة ... الناس علي فهم لجعلهم يفهمون |
Millet, herkesin şunu anlamasını istiyorum. | Open Subtitles | يا رفاق , أريد منكم جميعاً أن تفهموا |
İşte bu amiral Cain'in... tüm kayıtları okuyup durumu anlamasını... isteme nedenim. | Open Subtitles | ولهذا آمل أن تقرأ الأدميرال السجل بكامله وتفهم السياق |
"...müfredat, öğrencilerin tüm bilimsel bakış açılarını anlamasını sağlamaya yönelik olmalıdır." | Open Subtitles | إن المنهج الدراسي من المفترض أن يساعد التلاميذ على فهم مجموعة كاملة متواجدة من النظريات العلمية. |
Keşke bizden daha büyük şeyler olduğunu anlamasını sağlayabilseydim. | Open Subtitles | انا فقط اتمنى بأنني استطيع مساعده ليفهم بأن هذا الشئ اكبر مننا جميعا |
Aslında paylaşılan veriyi bildiğimde ve açık bir şekilde benim rızam istendiğinde bazı sitelerin benim alışkanlıklarımı anlamasını istiyorum. | TED | في الواقع، حين أعرف البيانات التي تتم مشاركتها وتطلب مني موافقتي بوضوح، أريد من بعض المواقع أن تفهم عاداتي. |
Bunu yarınki seçimlerde Başkanın da anlamasını sağlayacaklardır. | Open Subtitles | وسيجعلون الرئيس يفهم ذلك غداً في الإنتخاباتِ |
Hayır, yalnız başına yapamayacağını anlamasını istemiştim sadece. | Open Subtitles | لا . أنا فقط أردت منه أن يفهم أنه لا يستطيع عمل ذلك لوحده |
Onu yıkmadan bunu anlamasını saplamak biraz vakit alacak. | Open Subtitles | لجعله أن يفهم الوضع بطريقة غير مدمّرة له. |