Eğer gördükerini bana anlattığın gibi jüriye de anlatırsan, | Open Subtitles | إذا أخبرتي المُحلّفين بما شاهدتِه كما أخبرتني ستُساعدين |
Şu anda sana söyleyecek olduğum şeyi başkasına anlatırsan başım büyük belaya girebilir. | Open Subtitles | يمكنني أن أقع في الكثير من المتاعب لو أخبرتي أحدًا بما سأقوله لك، اتفقنا؟ |
Eğer herhangi birine anlatırsan, hiç güvenli olmayacak. | Open Subtitles | لو أخبرتي أي أحد،لن يكون بأمان. |
Bize bildiklerini anlatırsan, işler senin için daha kolaylaşır Vincent. | Open Subtitles | هذا سيكون أسهل عليك لو أخبرتنا بما تعرفه |
Bize Memur Jake Schultz hakkında bildiğin her şeyi anlatırsan bunu unutabiliriz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نتغاضى عن ذلك لو أخبرتنا كل ما تعرفه |
Meg, eğer gidip herkese anlatırsan suçu üstlenmiş olmazsın. | Open Subtitles | ميج .. إنه لا يعتبر أخذ للوم عندما تخبرين الجميع |
Bir şizofrene aynı hikâyeyi yeteri kadar anlatırsan hikâyeye inanmaya başlar. | Open Subtitles | تخبرين مريض "الفصام" نفس القصّة مراتٍ عديدة حتّى يبدأ بتصديقها |
Tamam, eğer birgün bu masalı anlatırsan öyle anlatırsın. | Open Subtitles | حسنا عندما تخبرينا بقصتك عن الحمار هذا سيفى بالغرض |
Eğer birine anlatırsan, çocuğu öldürürüm. | Open Subtitles | إن أخبرتي أحداً فسأقتل الطفل |
Eğer birine anlatırsan, çocuğu öldürürüm. | Open Subtitles | إن أخبرتي أحداً فسأقتل الصبي |
Eğer Jules hakkında bir daha kimseye en ufak bir şey anlatırsan bu iri kıyım senin pestilini çıkaracak. | Open Subtitles | إن أخبرتي أحد بشيء عن (جولز) مجدداً.. -فإن (مونجو) هنا سوف توسعكِ ضرباً |
Eğer Francis'e anlatırsan seni güzelce ikna edecektir ve ölüme hazır olacaktır. | Open Subtitles | (إذا أخبرتي (فرانسيس، سيقنعكِ، وهو جيد جدا في هذا. |
Eğer Riley'e Kyle ile olanları anlatırsan ikimiz de biliyoruz ki, o adamın zavallı bahanesi kızımı terk edip gittiği gerçeğini değiştirmeyecek. | Open Subtitles | (حسناً لو كنتي قد أخبرتي (رايلي) بما قاله (كايل .. في ذلك الوقت .. أنا و أنتي نعلم جيداً أن ذلك الرجل كان سيذهب و يدع ابنتي لوحدها على كل حال |
Bize sıkıntılarını anlatırsan belki biz de sana açılırız. | Open Subtitles | ربما إن أخبرتنا ما الذي تجابهينه, فقد نكون أكثر استعداداً بقليل لفعل الشيء نفسه. |
Geldiğim yerle işleri böyle halletmeyiz ama eğer bize ne olduğunu anlatırsan niye yaptın diye sana kimse sormayacak. | Open Subtitles | الان، هذه ليست الطريقة التي نقوم فيها بفعل الأمور في الفرقة من حيث أتيت لكن لو فقط أخبرتنا بما حدث لا أحد سيعرف لماذا فعلتها |
Eğer bize her şeyi anlatırsan sana koruma teklif edeceğiz. | Open Subtitles | إذا أخبرتنا كل شيء سنقدم لك الحماية |
Eğer bize neler olduğunu anlatırsan yardımcı olabiliriz. | Open Subtitles | لو أخبرتنا بما يجري سنتمكن من مساعدتكِ |
Eğer bize gerçeği anlatırsan biraz yumuşayabiliriz. | Open Subtitles | ...لذا لو أخبرتنا ما حدث حقاً .فقد نُخفف التهمة أو لا تفعل. وسنضيف .قتل زوجتك إلى القائمة |
Avukat-müvekkil gizliliğini ihlâl eder. Eğer birisine anlatırsan, sen de kimseye anlatma. | Open Subtitles | تخرقينه عندما تخبرين أحداً إذا لا تخبري أحداً ! |
Tamam, eğer birgün bu masalı anlatırsan öyle anlatırsın. | Open Subtitles | حسنا عندما تخبرينا بقصتك عن الحمار هذا ما سيفعله |