Ne onun yapmaya çalıştıklarını, ne de sizin yaptıklarınızı kimseye anlatmayacağım. | Open Subtitles | لن أخبر أحد ماذا حاول أن يفعل ولا ما فعلت أنت |
Bu kez olanları kimseye anlatmayacağım. Nasıl olsa kimse inanmıyor. | Open Subtitles | لا، لن أخبر أي شخص هذا وقت لأن لا أحد يعتقدك على أية حال. |
Tabii, oturabilirsiniz ama size hiçbir şey anlatmayacağım. | Open Subtitles | يمكنك أن تجلس باتاكيد لكنني لن أخبرك بأي شيء |
Bana istediğini yapabilirsin çünkü sana hiç birşey anlatmayacağım. | Open Subtitles | وجهى لى التهمة أو إتركينى أرحل لأنى لن أخبرك بشيء |
Beni her halükârda öldürecekler. Sana hiçbir şey anlatmayacağım, zenci. | Open Subtitles | سيقتلونى على كل حال لن أقول لك شيئاً أيها الأخرق |
Okuldan bir kere değil, iki kere atıldım. Hatta belki üç kere, üçüncüyü burada anlatmayacağım. | TED | وتركت الجامعة ليس لمرة واحدة بل لمرتين وربما لمرة ثالثة ولكنني لن أقول لكم عنها. |
Toplumsal kayıplar. Ne olduklarını anlatmayacağım. Zira çok karmaşık bir mesele. | TED | خسائر فقدان المكاسب -- لن أخبركم ما هي لأنها معقدة جدًا |
"Dağda ne olduğunu sana anlatmayacağım." demek mi bu? | Open Subtitles | هل هذا يرمز إلى "لازلت لن أخبركِ بما حصل في الجبال؟" |
Size ilk seks deneyimimi anlatmayacağım. | Open Subtitles | لن أدخل في تفاصيل تجربتي الأولى استرخِ وحسب000 |
Ben kimseye anlatmayacağım, sen kimseye anlatmayacaksın, değil mi? | Open Subtitles | لأنني لن أخبر أحد وأنتي لن تخبري أحد أليس كذلك ؟ |
Kimseye bir şey anlatmayacağım, söz. | Open Subtitles | لا,لا,لا لن أخبر أى شخص بما حدث,انا أعد |
Bakın efendim, ben hiç bir şey görmedim ve kimseye anlatmayacağım. | Open Subtitles | سيدي، لم أر شيئاً و لن أخبر أحداً |
Bakın efendim, ben hiç bir şey görmedim ve kimseye anlatmayacağım. | Open Subtitles | سيدي، لم أر شيئاً و لن أخبر أحداً |
Cehennemde yan, aptal sarışın! Sana hiçbirşey anlatmayacağım. | Open Subtitles | اذهبى للجحيم أيتها الشقراء الحقيرة لن أخبرك بأى شىء |
Hayır, artık sana hiçbir şey anlatmayacağım. Çok olumsuzsun. | Open Subtitles | لا, لن أخبرك أي شيئ بعد الآن أنت سلبي للغاية |
Sana hiç birşey anlatmayacağım, | Open Subtitles | لن أخبرك بأيّ شيء، لذا من الأفضل أن تقتلني. |
Arkadaşımın sır olarak söylediğini anlatmayacağım. | Open Subtitles | لن أخبرك بما قالته صديقة لي بدافع الثقة بي |
Ne kadar sert olursan ol sana hiçbir şey anlatmayacağım. | Open Subtitles | بالتأكيد أنت تدرك بأني لن أقول لك أي شيء مهما كان عنفك |
Olanları herkese anlatacak. Kimseye bir şey anlatmayacağım, söz. Lütfen beni sülüklere atma. | Open Subtitles | لن تفعل شيئا , خالة جوسيفين سوف تقول للجميع لا لن أقول , وعد |
Endişelendiği buysa kimseye bir şey anlatmayacağım. | Open Subtitles | انا لن أقول أي شيء عن ما حدث ان كانت قلقة بذلك |
Size takım çalışması ve işbirliği hakkında hikayeler anlatmayacağım. | TED | أنا لن أخبركم قصص عن العمل كفريق واحد والتعاون |
Gidebilirsin. Sana hiçbir şey anlatmayacağım. | Open Subtitles | يُفضّل أنْ تذهبي لن أخبركِ بأيّ شيء |
Size ilk seks deneyimimi anlatmayacağım. | Open Subtitles | لن أدخل في تفاصيل تجربتي الأولى |