"anlayışlı" - Translation from Turkish to Arabic

    • متفهمة
        
    • متفهم
        
    • تفهماً
        
    • متفهماً
        
    • متعاطف
        
    • التفهم
        
    • متفهمه
        
    • متفهما
        
    • ومتفهم
        
    • متفهّمة
        
    • التفاهم
        
    • التفهّم
        
    • بصيرة
        
    • متفاهم
        
    • متعاطفين
        
    anlayışlı olmama yardım et ki ona adımlarında rehberlik edeyim. Open Subtitles ساعدني أن أكون متفهمة كفاية لأرشدها في خطواتها.
    Ve bir daha dostluğumu bu şekilde kullanmaya kalkarsan bu kadar anlayışlı olmayacağım. Open Subtitles وإن استغللت صداقتنا بهذه الطريقة ثانية... ... فلن أكون متفهمة إلى هذا الحد.
    Nate futbol sahasında başkalarına nişan almadığı sürece oldukça anlayışlı birisi. Open Subtitles نيت رجل متفهم جدا عندما لايعيق الاشخاص في لعبة كرة القدم
    - Bakın... Bize yardımcı olursanız, savcı çok anlayışlı davranır. Open Subtitles سأخبركِ بشيء، إن ساعدتنا، فستكون المدعية العامة أكثر تفهماً معكِ.
    ve özellikle anlayışlı ve gönlü zengin bir kişiden bahsedecek olursam, kocamdan. TED وفي حالةٍ خاصة، هناك شخص كان متفهماً و كريما للغاية، زوجي.
    Planın bir parçası buydu: anlayışlı bir ihtiyar. Open Subtitles لقد كان هذا جزءا من التخطيط هناك رجل عجوز متعاطف
    Ve bir çok şey yaşadığını biliyorum. Olmam gereken kadar anlayışlı olmadığımı hissediyorum. Open Subtitles و أعلم أنك تمر بالكثير وأشعر أنني لم أكن بذات القدر من التفهم
    Bazen öyle şeyler yapabilir. Lütfen anlayışlı ol. Open Subtitles إنه يصبح هكذا في بعض الأحيان أرجوك كوني متفهمة
    Belki senin de olsa biraz daha anlayışlı olabilirdin. Open Subtitles ربّما لو كنت تملكين تلك الحياة، لكنت متفهمة أكثر.
    Aşk dışında her konuda çok anlayışlı bir kadınsın. Arrivederci. Open Subtitles إنتِ إمرأة متفهمة للغاية، في كل شيء باستثناء الحب.
    Konu sen ve diğer erkekler olunca Peter pek anlayışlı bir adam olmuyor. Open Subtitles بيتر غير متفهم جداً عندما يتعلق الأمر بك وبــ رجل آخر
    anlayışlı bir yargıça denk gelmek için şanslı olman gerek. Open Subtitles عليكِ أن تكون جيدة الحظ ويكون القاضي متفهم
    hamileliğin üçüncü döneminde hormonlarda değişim olabilirmiş, ve eşleri bu dönemde anlayışlı olmalıymış. Open Subtitles تزيد الهرمونات الأنثوية بها و يجب أن يكون الزوج متفهم لها
    Şu andan itibaren biraz daha anlayışlı ve daha çok mütevazı olacağım. Open Subtitles من الآن فصاعداً سأكون أكثر تفهماً وأكثر تواضعاً
    Eğer itiraf edersen, savcılık biraz daha anlayışlı olacaktır. Open Subtitles اُنظري، لو إعترفتِ، امكتب المُدعي العم سيكون أكثر تفهماً.
    Bu zor anlarda ona karşı anlayışlı olmalıyım. Open Subtitles يجب أن أكون متفهماً جداً له فيهذاالوقتالصعب..
    Saygıdeğer hanımefendi, böylesi anlayışlı bir yöneticiye yardım etmek büyük bir zevk. Open Subtitles من دواعي سروري أن أساعد مديراً متفهماً مثله
    Ama onun yerine, karşına hiç de anlayışlı davranmayan bir yargıç çıktı ve senin durumunun, herkese örnek olmasını istedi. Open Subtitles ولكن بدلا من ذلك، قدم القاضي غير متعاطف جدا منك مثالا لل، وليس هناك طريقة كنت قد توقعت أن يحدث ذلك.
    anlayışlı olmak gerekir. Şahsi olarak kürtaja karşı olsanız da kadınların seçme hakkı için mücadele edebilirsiniz. TED وأيضا التفهم حتى لو كنت ضد الإجهاض شخصياً، بإمكانك مواصلة الدفاع عن حق المرأة في الإختيار
    Ama bu çok doğru bir karara dönüştü, ...bu yüzden sana bu kadar anlayışlı olduğun için teşekkür ederim. Open Subtitles ولكن إتضح انه كان خيارُ جيد، لذا أردت أن أشكركِ لكونكِ متفهمه لأقصى حد
    Sevecen ve anlayışlı. Beni anlıyor. Bir şey anlattığım zaman beni dinliyor. Open Subtitles لقد كان متفهما وحنونا ويستمع لي عندما أتكلم
    Hiçbirimiz bu mektup kadar yürekten ve anlayışlı olamayız. Open Subtitles لا أحد منا يمكنه أن يكون حنون ومتفهم مثل هذه الرسالة
    Sosyal hizmet görevlisi çok anlayışlı biri gibi görünüyor. Open Subtitles لقد بدت الأخصّائية الإجتماعيّة متفهّمة جدا
    Lazım olan bir şey olursa, anlayışlı biri, tavsiye ya da yardım Open Subtitles يجب أن عزاء من أي وقت مضى، التفاهم والمشورة أو الحاجة المساعدة
    ...sakin ve anlayışlı olmak gerektiğini vurguladı... Open Subtitles و الحاجة الماسّة للهدوء و التفهّم... ...
    Çünkü Lya bize oy verecek dürüst ve anlayışlı biri. Open Subtitles لأن ليا عادلة وذو بصيرة الشخص الذى سيصوّت لصالحنا
    Sizin gibi sıcak, duyarlı, anlayışlı biriyle... karşılaştığım için kendimi çok iyi hissediyorum. Open Subtitles أشعربالتحسنلإخبارشخص دافئ... رقيق و متفاهم مثلك ...
    Keşke yapabilsem, ama adalet bakanlığındakiler pekte anlayışlı değildi. Open Subtitles حسناً، أتمنى لو كان بإمكاني لكن الرجال غير متعاطفين في هيئة العدل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more