"anlayabilirim" - Translation from Turkish to Arabic

    • أتفهم
        
    • سأعرف
        
    • أفهمه
        
    • أن أفهم
        
    • تفهّم
        
    • سأفهم
        
    • أتفهّم
        
    • اتفهم
        
    • أحدد
        
    • التفهم
        
    • سأتفهم
        
    • أستطيع معرفة
        
    • أَفْهمَ
        
    • من معرفة
        
    • يمكنني تفهم
        
    - Bütün bunları bana gerçeği söylemek istemediğin için söylüyorsan, benden birşey saklıyorsan, o zaman belki anlayabilirim. Open Subtitles إذا كنت تخبرنى بكل هذا لأنك لا تريد إخبارى بالحقيقة بسبب أنك تخفى شيئاً عنى ربماً وقتها , أتفهم الموقف
    - Bütün bunları bana gerçeği söylemek istemediğin için söylüyorsan, benden birşey saklıyorsan, o zaman belki anlayabilirim. Open Subtitles إذا كنت تخبرنى بكل هذا لأنك لا تريد إخبارى بالحقيقة بسبب أنك تخفى شيئاً عنى ربماً وقتها , أتفهم الموقف
    Bak, onu bulabilirsem resimleri kimin çektiğini ve tuzağı kimin kurduğunu anlayabilirim. Open Subtitles إذا لو يمكنى أن أجدها سأعرف من ألتقط الصور وفعل كل هذا
    Gidip şu casusla konuşayım. Belki ne dediğini anlayabilirim. Open Subtitles . سوف أخرج لأتكلم مع هذا الجاسوس . ربما يمكننى أن أفهمه
    Sevdiğim birinin canına kıydıktan sonra bu yaptığını aklamaya çalışmanı nasıl anlayabilirim? Open Subtitles كيف لي أن أفهم حينما تأخد أحدا أحبه بعيدا وتحاول تبرير الأمر؟
    Barış zamanı biraz bürokrasiyi anlayabilirim ama şu anda Japonlarla savaş halindeyiz. Open Subtitles أستطيع تفهّم الشريط الأحمر في أوقات السلام، ولكننا الآن في حرب شاملة ضد اليابانيين.
    Dilini bana uzatıp kola içebilir. Bunu anlayabilirim. Open Subtitles تعطيني لسانك ثم تطلبين الكوكاكولا بهذه الطريقة سأفهم
    Kendini tükenmiş hissetmeni anlayabilirim. Open Subtitles أتفهّم إن كنت تشعر ببعض الذنب
    Aksi halde burada işimiz bitti. ♪ Sanırım bir annenin delirip adaleti kendi eliyle dağıtmasını anlayabilirim. Open Subtitles .غير ذلك سننتهي من ذلك هنا اعتقد باني اتفهم ام تصبح
    Senin ona kızgın olmanı anlayabilirim ama neden senin adın geçince küplere biniyor, o? Open Subtitles أستطيع أن أتفهم سبب انزعاجك منه لكن على ماذا يغتاض هو منك؟
    Hayır. bak, belki ölen balık için neden bu kadar üzgün olduğunu anlayabilirim. Open Subtitles لا.انظر أعتقد ربما أني أتفهم لم انت مستاء جدا بشأن السمكة الميتة
    Bize o olmadığını.. söylediğini anlayabilirim. Open Subtitles إنه ليس الرجل أتفهم لماذا يخبرنا بأنه ليس الرجل
    Neden bunu yapmayı seçtiğini anlayabilirim, ...ama bir avcının hayatı pek te bir hayat sayılmaz. Open Subtitles أنا أتفهم لِمَ قًمتِ بأختيار هذه الحياه لكن حياه الصيادين تختلف عن هذه الحياه
    Bir anlık kızgınlığına geldiyse, bunu anlayabilirim. Open Subtitles و إن فقدتَ للحظة أعصابكِ , يمكنني أن أتفهم ذلك
    Sen yanımda olmazsan gerçekten o olduğunu nasıl anlayabilirim? Open Subtitles و لكن، كيف سأعرف أنها هي حقاً، و أنت لستَ بجانبي ؟
    Böyle bir şey anlayabilirim işte ama ikimiz de aynı şeye sahip olamayız. Open Subtitles هذا أمر أفهمه ولكن كلانا لا يمكن أن يحصل على مبتغاه
    Eğer bir erkeği tam olarak anlayamazsam, bir kadını nasıl anlayabilirim? Open Subtitles لو كنت غير قادر علي أن أدرك كيف أكون رجل كيف يمكنني أن أفهم المرأة؟
    Gerçekçilik, bunu anlayabilirim. Open Subtitles -عليك أن تراها عندما تنتهي -أستطيع تفهّم الواقعية
    Numaraların ortalamasını alırsam, virgülleri anlayabilirim. Open Subtitles أقصد لو كانت الحروف أرقام سأفهم الفواصل
    Bana güvenmemeni anlayabilirim. Open Subtitles أتفهّم سبب عدم وثوقك بي
    Sevdiğin birine karşı sahiplenme duygusunu anlayabilirim. Open Subtitles اتفهم شعور التمسك بالشخص الذي نحب
    Ancak maddeyi belirledikten sonra anlayabilirim. Open Subtitles من الواضح أني سأتأكد ما إن أحدد هذه المادة.
    Şimdi daha da kızıyorsun. Bu güzel. bunu anlayabilirim. Open Subtitles الآن أنت غاضب أكثر هذا جيد يُمكنني التفهم
    Ve eğer... Gitmek istersen, seni anlayabilirim. Open Subtitles وإذا أردتى الرحيل الان سأتفهم ذلك
    Gözlerinden onun ne düşündüğünü anlayabilirim. Open Subtitles أستطيع معرفة ما يدور في ذهنه . من خلال نظرة عينية
    Deneyimsiz olduğun bir dönemden geçiyorsun tatlım. Bunu anlayabilirim. Open Subtitles أنت تَمْرين بمرحلة خضراء عزيزتي يمكنني أَنْ أَفْهمَ ذلك
    kendimi acı duyan başkalarının yerine koyup onların duygularını anlayabilirim. Open Subtitles سأقدر حينها من معرفة ما يتألم منه الأخرون؟
    Taht uğruna öldürmeyi anlayabilirim. Ama bu çılgınlık. Open Subtitles يمكنني تفهم القتل لأجل العرش ولكن هذا جنون.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more