Adamın biri bu ceketi, annemin evinde 2 yıl önce bırakmış. | Open Subtitles | ذلك الرجل يترك هذه السترة عند منزل أمي قبل سنتين |
Baba, annemin evinde niçin hiç pirzola yemiyorum? | Open Subtitles | يا أبي,لماذا لانحصل أبداً على الأضلاع المقطعة عندما كنا في منزل أمي |
Sözde bugün oyuna geri dönüyordum, ama bunun yerine,ölü annemin evinde babamla yemek planları yapıyorum. | Open Subtitles | ستتحدث , من المفترض أني عدت للعبة اليوم لكن بدلاً من هذا أنا أعد العشاء لأبي في منزل أمي المتوفاة |
annemin evinde kalacağım ve yalnız olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لنذهب إلى منزل والدتي لا أريد أن أكون بمفردي هناك |
Taşınacağım. Hayatım boyunca annemin evinde yaşayacak halim yok. Çocuk değilim ben! | Open Subtitles | سأفعل، من الواضح أني لن أعيش في منزل والدتي لباقي حياتي أنا لست طفل |
annemin evinde uyuyordu. | Open Subtitles | كانت تنام في بيت أمي |
annemin evinde sizinle özel olarak konuşamazdım. | Open Subtitles | لم يكن بمقدوري التحدث إليك بخصوصية في منزل أمي. |
Biliyorsun, bu gece annemin evinde, bekarlığa veda yemeğindeler. | Open Subtitles | تعرف أنهم يقومون بتحضيرات الزفاف في منزل أمي الليلة |
Dün gece, yine annemin evinde kaldım. | Open Subtitles | ليلة البارحة ،أنا بقيـت في منزل أمي مُجدّداً |
Frank, önümüzdeki üç gün beni arayacak olursan, annemin evinde olacağım ve diş ipimde kızılcık taneleri olacak. | Open Subtitles | اذا احتجتني خلال الأيام الثلاثة القادمة فسأكون في منزل أمي أصنع سلسلة من التوت البري على خيط تنظيف الأسنان |
annemin evinde keçi sütü vardır. | Open Subtitles | أنا متأكد من أن هناك حليب ماعز في منزل أمي |
- annemin evinde yaşayıp onca yıldır ona bakıyordun. | Open Subtitles | كنتِ تعيشين في منزل أمي وتعتنين بها كل هذه السنين |
Anneannemden kalan nişan yüzüğü var ama annemin evinde. | Open Subtitles | أجل، لدي خاتم خطوبة جدتي لكنه في منزل أمي |
annemin evinde dört kilo kokain zulalamıştım. | Open Subtitles | كنت احتفظ بـ 4 كيلوغرامات من البودرة في منزل أمي |
annemin evinde de kendi odam var. Ama babamın odası yok. | Open Subtitles | لديّ غرفتي الخاصة في منزل أمي أيضاً |
İki ay boyunca annemin evinde vakit geçirdim. | Open Subtitles | لقد كنت مقيمة في منزل أمي في آخر شهرين |
annemin evinde çalışan genç bir bayan gördüm, | Open Subtitles | لقد رأيت شابة تعمل في منزل والدتي. |
Sokağın başında, annemin evinde. | Open Subtitles | أنا في أدنى الشارع ، في منزل والدتي |
annemin evinde bir buluşma ayarlamıştım. | Open Subtitles | لقد رتبت لقائهم في منزل والدتي |
annemin evinde kalıyordum. | Open Subtitles | وانتظرت في بيت أمي |
Vicky, uh, Brandon buraya mı gelecek yoksa annemin evinde mi buluşacağız? | Open Subtitles | فيكي هل براندن قادم ام سنقابله في منزل امي |