45 dakikalığına hayalimi gerçekleştirdim ama sonra bir anormallik ortaya çıktı. | Open Subtitles | لمدة 45 دقيقة , محققاُ حلم حياتى, ثم كان هناك شذوذ. |
Atmosferik konsantrasyonlar ya da reaksiyonlarda hiçbir anormallik yok. | Open Subtitles | لا شذوذ جوّيّ تجمعات أو ردود افعال سجلتا. |
Beyin travması izi yok. Uyuşturucu izi ya da elektrik yüklerinde bir anormallik yok. | Open Subtitles | لا إشارةَ صدمةِ الرئيسِ، لا آثارَ مخدّرةَ أَو حالات شذوذ منحل بالكهرباءِ. |
Standart testlerde bir anormallik işaretine rastlanmadı. | Open Subtitles | لم تظهر الفحوصات الروتينية أي شيء من الشذوذ |
Yüzeyde şurada küçük bir anormallik var. Balon gibi. | Open Subtitles | حالة شاذة صغيرة على السطح هنا، مثل فقاعة |
Düşmeden önce yer çekimini azaltma işlemini uygulayan uçağın arıza yapmasından oluşan bir anormallik. | Open Subtitles | شيء شاذّ خلق ب عطل الطائرة... ... الذيكانيشتغلفيالجاذبية نمط نبض قبل أن هبط. |
Sadece basit bir anormallik değil bildiğim her şeyin dışında. | Open Subtitles | والتي هي ليست شيء غير طبيعي, إنّما ما أعرف بأنّه شيء لم يسمع عنه أحد. |
Küçük bir anormallik var, fakat tüm veriler o olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | هناك شذوذ صغير جداً لكن لكُلّ النوايا والأغراض، إنه هو |
Bence atmosferde herkesin düzgün düşünmesini engelleyen bir anormallik var. | Open Subtitles | أعتقد أن هناك شذوذ جوي يصتدم بالجميع هنا |
Pekâlâ, uydu görüntüleri bize bir şey vermiyorsa o halde o zaman gerçekleşen ozon tabakasındaki anormallik güneş patlaması gibi çevresel verilere bakmaya başlayalım. | Open Subtitles | حسناً , صور الأقمار الصناعية لا تعطينا أي شيء لنبدأ اذاً في البحث في الإحصائيات البيئيه شذوذ في طبقة الأوزون |
Bu adamın kafasının arkasında bir anormallik buldum. | Open Subtitles | حسنا، وجدت شذوذ في مؤخرة الهيكل العضمي لهذا الرجل |
11 dokuda anormallik yok. | Open Subtitles | في 11 من تلك العينات لَمْ يكُ هنالك شذوذ |
Ölüm vadisinde kozmik bir anormallik yaşandı ve birkaç saniye önce bitti. | Open Subtitles | شذوذ كوني في وادي الموت دام لثواني قليلة فقط |
"Küçük anormallik" - onun olması gerekenden bir kaç yıl daha genç olması nedeniyle mi? | Open Subtitles | شذوذ صغير جداً " - مثل حقيقةِ إنه أصغر بضعة " سَنَوات من المفترض أن يكون عليه ؟ |
- Küçük bir anormallik olduğunu söylemiştin. - Evet. | Open Subtitles | تقريباً , قُلتَى كان هناك شذوذ صغير جداً هذا صحيح . |
Herhangi bir anormallik sezersen görüntüyü hemen kapatman gerek. | Open Subtitles | لو شعرت بأي نوع من الشذوذ يجب أن تغلق الحلم الإفتراضي، |
Kurulu iletişim yollarına engel olan bir anormallik aramamız gerekiyor sadece. | Open Subtitles | يجدر بنا البحث عن الشذوذ.. في طُرز الأتصال المُقامة. |
Ama bir daha gerçekleşmesi mantıklı olmazdı tabii, çünkü anormallik olurdu. | Open Subtitles | ليس هناك فرصة أن يحدث مرة أخرى نظراً لأنه كان حالة شاذة |
Ama bu her nereden geldiyse ya da sana bahşedildiyse de yine de bu bir anormallik. | Open Subtitles | ولكن... أينما تظنّين منبع تلك الموهبة، أو أيًّا يكن من تظنّينه منحكِ إيّاها، فإنّه ببساطة أمر شاذّ. |
Beyin dalgalarında küçük ama dağınık bir anormallik var. Muhtemelen beyaz madde kaynaklı. | Open Subtitles | أرى تغير بسيط غير طبيعي بموجات مخه ربما المادة البيضاء |
Ama diğerlerinde anormallik ve hücre iltihabı reaksiyonuna dair bir kanıt yoktu. | Open Subtitles | لكن دون خلل في الطبقات الأخرى ولا دلالة على تفاعل خلويّ تحريضيّ |
Dün kalbine baktık, yapısal bir anormallik yoktu. | Open Subtitles | نظرنا لقلبه البارحة لم نرى أي شذوذات بنيوية |
Seni tutukladığımızda sinir sisteminde bir anormallik fark ettik ve kontrol etik. | Open Subtitles | عندما اعتقلناك لاحظنا شذوذاً في جهازك العصبيّ فقمنا بفحصه |
Başka bir enteresan anormallik daha var. | Open Subtitles | هناك حالة أكثر شذوذًا و إثارة للإهتمام |