Video blogumla cinayetler arasında bir bağlantı olup olmadığını araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يبحثون عن علاقة تربط بين مدونة فيديوهاتي وجرائم القتل |
Bugünlerde doktorlar ve bilim insanları görme engellilere yardım etmek amacıyla biyomekanik implantların tasarlanması için farklı göz yapılarını araştırıyorlar. | TED | اليوم، والأطباء والعلماء يبحثون في بنيات العين المختلفة ليساعدوا على تصميم مزروع بيوميكانيكي لضعاف الرؤية |
Memurlar bu davayı araştırıyorlar. Başkan Chow'un odasındalar. | Open Subtitles | الضباط يحققون فى الحادثة انهم بغرفة القتيل الان |
Kaçırılmayı araştırıyorlar, kasetleri değil. | Open Subtitles | إنهم يحققون بشأن تهمة الخطف ليس بشأن الشرائط |
Binanın bütün giriş ve çıkışlarını tuttuk ve adamlarımız her katı oda oda araştırıyorlar. | Open Subtitles | ,لقد قمنا بتغطية كل مكان داخل وخارج المبنى .ولدينا رجال في كل طابق يفتشون غرفة غرفة |
Ve sanırım, anlaşılır bir şekilde, mühendisler bu çekinceleri dikkate alıyor ve teknolojik çözümler araştırıyorlar. | TED | وأعتقد أن هذه الأمور مفهومة، ينظر المهندسون لهذه المخاوف كما يبحثون من أجل الحلول التقنية |
Sanırım hala Hudson'un eşini araştırıyorlar. - Evet. | Open Subtitles | يبدو انهم ما زالوا يبحثون عن زوجة هدسون آه ، نعم |
Esir aldığımız Mingli'ye göre insanı ölümsüz yapan bir ilacı araştırıyorlar. | Open Subtitles | أعترف مقاتل المينج الذي قمنا بإمساكه بأنهم يبحثون عن دواء يجعل الشخص خالداً |
Dünyanın her yanından astronomlar, yeni gezegenler bulmak için uzak yıldız sistemlerini araştırıyorlar. | Open Subtitles | علماء الفلك من جميع أنحاء العالم يبحثون عن كواكب جديدة في أنظمة شمسية بعيدة |
İzlenen son arama yaptığı bölgeyi araştırıyorlar. | Open Subtitles | أنهم يبحثون في الطريق الذى قامت بأتصال فيها المرة الأخيرة ؟ |
Yukarıdan ve aşağıdan binaya girişleri araştırıyorlar. | Open Subtitles | يبحثون عن مداخل للمبني من الأعلى والاسفل |
Bu insanlar FBI'dan. Zaman kapsülü cinayetini araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يحققون بجريمة القتل في كبسولة الزمن |
Ben onlar araştırıyorlar biliyor musunuz Aşırı doz olarak Raul'un ölümü. | Open Subtitles | لكني أعلم بأنهم يحققون في قضية مقتل راول نتيجة لجرعة مخدرات مفرطة |
Şehir ve eyalet yetkilileri saldırıların bağlantılı olup olmadığını araştırıyorlar. | Open Subtitles | المدينة والمسؤولون يحققون الآن لو كانت الهجمات الثلاثة متصلة |
Warren Kemp olayını ayrıcalıklı olarak araştırıyorlar | Open Subtitles | يحققون في التعامل الداخلي لتجارة كيمب |
Amerikalıların Chongqing'e temin ettiği silahları araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنهـم يحققون في الأسلحة التي أرسلها الأمريكيون إلى "شونج كينج". |
FBI görevlileri otel çevresindeki arkları araştırıyorlar. | Open Subtitles | إذاً مختصون المباحث الفدرالية يفتشون مصارف المياه حول الفندق |
Ulusal Parkı araştırıyorlar ve bir dalgıç takımı gölde araştırma yapıyor. - Boşa zaman harcıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يفتشون الحديقة الوطنيّة، وهناك فرقة غوص قادمة من "دي موين" للبحث في البحيرة |
Amerikalılar herşeyi araştırıyorlar. | Open Subtitles | الأمريكيون يتفقّدون كل شىء |
Bu avlanma davranışı değil lan. araştırıyorlar. | Open Subtitles | هذا ليس تصرف من يصطاد يا إيان إنهما يبحثان |
Araştırmacılar hala bu sınırın olası açıklamalarını araştırıyorlar ve ağaçların büyümeyi durdurmasının evrensel bir nedeni olmayabilir. | TED | ما زال الباحثون يتحرون عن التفسيرات المحتملة لهذه الحدود، وقد لا يكون هناك سبب واحد عام لتوقف نمو الأشجار. |
Henüz bilmiyorlar. Hala cesetlerin kimliğini araştırıyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا يعلمون بعد إنهم يتحققون من الجثة |
araştırıyorlar! | Open Subtitles | هم عليه ! |