"araştıran" - Translation from Turkish to Arabic

    • يحقق
        
    • حقق
        
    • يحققون
        
    • تحقق في
        
    • يبحث في
        
    • مختصاً
        
    • الذى يبحث عن
        
    • التي حققت في
        
    Hastalarımdan biri, Paxton cinayetini araştıran bir Scotland Yard müfettişi idi. Open Subtitles أحد مرضاى كان محققا فى اسكتلانديارد يحقق فى قضية مقتل باكستون
    Hikaye 1941 yılında Los Angeles'da bir cinayeti araştıran Japon-Amerikan detektifle ilgili. TED وبالتالي فهي قصة عن محقق ياباني أمريكي في لوس أنجليس عام 1941 يحقق في جريمة.
    Bu davayı araştıran baş dedektifler iş arkadaşlarınızdı. Open Subtitles هل أنت من حقق في قضية الطالبة الجامعية ؟
    Bu davayı araştıran baş dedektifler iş arkadaşlarınızdı. Open Subtitles هل أنت من حقق في قضية الطالبة الجامعية ؟
    Ama anlamışsınızdır dışarıda bir şeyleri araştıran insanların olması işime gelmez. Open Subtitles لكنكما تفهمان أنه لا يمكنني أن أدع الأشخاص خارجاً يحققون بالأمور
    Hayır. Evet ama bu davayı araştıran şebekeyle çalışıyorum. Open Subtitles لا، أجل في الحقيقة، اعمل في الشبطة التي تحقق في هذه القضية
    Görünüşe göre bu sembolleri araştıran başka biri daha varmış. Open Subtitles يبدو أنّ أحداً آخر كان يبحث في شأن هذه الرموز.
    Dünya dışı biyolojileri araştıran biri olarak, bu iş için biçilmiş kaftandınız. Open Subtitles بإعتبارك مختصاً في علم الأحياء التعددي فمهاراتك تحديداً مناسبة لهذه المهمة.
    Ama beynimin diğer kısmı ipuçlarını, parmak izlerini, bağlantıları araştıran kısmı bana bu kızın Claudia'yı tanımasının imkânı olmadığını söyledi. Open Subtitles لكن الجزء الآخر من مُخى.. الجزء الذى يبحث عن الأدلة وبصمات الأصابع والحلول المنطقية، هذا الجزء أخبرنى بأنه من المستحيل أنها تعرف عن "كلوديا"
    Venezuella'yı araştıran tek ajan sen değildin. Open Subtitles أتعلمين بأنك لست الوحيدة التي حققت في فنزويلا؟
    Olay yerini araştıran bir federal ajan için çok dikkatsizce bir davranış ama kadınları kesip, kalıntılarını gecenin bir yarısı ormana atan öldürme eğilimli bir manyak biraz dikkatsiz davranmış olabilir, değil mi? Open Subtitles بالنسبه لعميل فيدرالي يحقق في الجرائم تعلم أن تلك هي الهفوات عندما تكون قاتل مجنون يقوم بالتخلص من بقايا مذبوحه لأمرأة
    Bu iğrenç suçları araştıran bir polis dedektifi şu an itibariyle kayıplara karıştı. Open Subtitles مفتش شرطة يحقق في تلك الجرائم الشنيعة تعرض الآن للإختفاء
    Bu iğrenç suçları araştıran bir polis dedektifi şu an itibariyle kayıplara karıştı. Open Subtitles مفتش شرطة يحقق في تلك الجرائم الشنيعة تعرض الآن للإختفاء
    Sizi araştıran bir herifin aniden ölmesi de şüphe çekebilir. Open Subtitles سيبدو مثير للشكّ، الرجل الذي يحقق فيك فجأةً يموت.
    Bay Wyler, Melanie'nin kaybolma olayını araştıran dedektifin dediğine göre Melanie'nin Philadelphia'daki eski erkek arkadaşını görmeye gittiğini anlatmışsınız. Open Subtitles سيّد (ويلر)، المُحقق الذي حقق في إختفاء (ميلاني) قال أنّك أخبرته أنّها ذهبت لخليلها السابق في (فيلادلفيا).
    Sanırım Profesör Montero'nun ölümünü araştıran sizin ekibinizdi. Open Subtitles أعتقد أنّ فريقكِ هُو من حقق في وفاة الأستاذ (مونتيرو).
    Başpiskopos yönetimini aradım, Vatikan'ın böyle durumları araştıran kişileri var. Open Subtitles لقد اتصلتُ بالأبرشية، الفاتيكان لديه أناس يحققون في مثل هذة الأمور
    İsmimi, Maria'nın cinayetini araştıran dedektiflerden öğrendiniz ve sorunu kendi ellerinizle çözmek istediniz. Open Subtitles لقد علمت اسمي من المحققين ،(الذين يحققون في جريمة قتل (ماريا وأنت قمت بتولي الأمور بنفسك
    Davayı araştıran özelleştirilmiş polis gücünü yöneten kim? Open Subtitles من يقود الشرطة المحلية التي تحقق في القضية؟
    Görünüşe göre Luthor ailesi hakkındaki bilgileri araştıran bir tek ben değilim. Open Subtitles أنظر حولك أنا لست الوحيد الذي يبحث في تاريخ "أل لوثر" العائلي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more