araştırma için bir kez görüştüm. Neyse yorgunum! | Open Subtitles | تحدثت معه لأجل البحث هذا كل شيء أنا متعبة |
- Tamam. - araştırma için. | Open Subtitles | ـ حسنًا ـ كما تعرفين، لأجل البحث |
Neden bir işe yaramayan bir araştırma için Portland'a kadar gideyim ki? | Open Subtitles | لأجل بحث عديم الجدوى؟ |
araştırma için Antarktika'ya bile gidiyorum. Orası çok güzel. | Open Subtitles | حتى أني ذهبت للقطب الجنوبي من أجل الأبحاث |
Yaptıkları araştırma için mükemmel bir adaysın. | Open Subtitles | لتصبح مرشحًا ممتازًا لهذا النوع من الأبحاث الذي يجرونه. |
araştırma için. | Open Subtitles | من أجل الابحاث. |
araştırma için. | Open Subtitles | من أجل الابحاث. |
Ben gelemem. Bir araştırma için kütüphaneye gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | لا أستطيع عليّ الذهاب إلى المكتبة من اجل بحث |
Bana birkaç araştırma için 3,000 $'lık fiyat verdi. | Open Subtitles | طلب 3 آلاف دولار مقابل بضعة بحوث من الإنترنت |
Mark ile tanıştım ve araştırma için röportaj yaptım. | Open Subtitles | إلتقيتُ (مارك) وقمت بمقابلة معه لأجل البحث. |
Mark ile tanıştım ve araştırma için röportaj yaptım. | Open Subtitles | إلتقيتُ (مارك) وقمت بمقابلة معه لأجل البحث. |
Sadece araştırma için birkaç dakika girmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | نحن فقط سنحتاج الغرفة لبعض الوقت للقيام ببعض الأبحاث |
Ben araştırma için para ödeyen halkın da yetki dairesinin değiştirilerek ve sade bir dil kullanılarak araştırmadan yararlanmasını öneriyorum. | TED | أنا فقط أقترح أن نتيح للعامة يُسر الوصول إليها ونحوّل الاهتمام ليتركز على اللغة الواضحة بالتالي عامة الشعب الذي يدفع لهذه الأبحاث يستطيع الاستفادة منها. |
Ben gelemem. Bir araştırma için kütüphaneye gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | لا أستطيع عليّ الذهاب إلى المكتبة من اجل بحث |
Doğum ve jinokoloji hastalarımıza araştırma için para ödediğimizi biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم أنّنا نتقاضى مقابل إجراء بحوث من مرضى الخصوبة وأمراض النساء. |