arabalar ve tırlar oyununu çok sever. Her oyun iş görür. | Open Subtitles | اوه, انه يحب السيارات و الشاحنات اي لعبه ستفي بالغرض |
Trenler, uçaklar ve arabalar ve Bill O'Reilly, o çok gürültülü. | TED | فهناك الطائرات و السيارات و القطارات و هناك " بيل أوريلي " .. وهو مزعج حقاً |
şimdi izninizle hafif araçlar, arabalar ve hafif kamyonlar üzerine odaklanacağım çünkü en çok bunları tanıyoruz, ve muhtemelen burada bulunan herkes bunlardan birini şu ya da bu şekilde kullanıyor | TED | اسمحو لي ان اركز لدقيقة على المركبات الخفيفة، السيارات و الشاحنات الخفيفة لاننا كلنا نعلم الكثير عنها الجميع هنا تقريبا يقود واحدة |
2022'ye kadar elektrikli arabalar ve normal arabaların aynı fiyatta olması bekleniyor. Şimdiden elektrikli otobüsleri deneyen şehirler var. | TED | وبحلول عام 2022، فإن السيارات الكهربائية والسيارات التقليدية يتوقع أن تتساوى في الثمن، وبدأت المدن بالفعل بتجربة الحافلات الكهربائية |
Elmalı kek, hızlı arabalar ve aksiyon filmleri mi? | Open Subtitles | مطعم ابل باي والسيارات السريعة وافلام الاكشن |
Silahlar, hızlı arabalar ve bağnaz milliyetçilik bir kenara atılıyor. | Open Subtitles | الأسلحة و السيارات السريعة و الغرور جميعها على وشك الذهاب |
Bir ev için teklif aldık Mobilya, arabalar ve herşeyiyle beraber | Open Subtitles | لدينا ما يكفي في المنزل من الأثاث و السيارات ، كل شيء كما هو |
arabalar ve kamyonlar CO2 salınımının yüzde 25'i kadarından sorumlular. | TED | السيارات و الشاحنات معاً تبعث حوالي ٢٥٪ من إنبعاثات ثاني أكسيد الكربون , |
arabalar ve kamyonlar geçiyordu. | Open Subtitles | السيارات و الشاحنات تمر بجوارنا |
20.yy'a atlarla girdik, sonra arabalar ve uçaklar yaptık, ve aya bastık ve interneti geliştirdik ve tüm bunları 1000 ile çarpacak olursak neler olacağını hayal dahi edemeyiz. | Open Subtitles | في بدايات القرن الـ20 كُنا نمتطي الخيول ثم بنينا السيارات و الطائرات و ذهبنا للقمر, و إخترعنا الإنترنت و قد نضاعف هذا التطور آلاف المرات في القرن المُقبل و لايُمكنك تصور ما قد نصل إليه |
arabalar ve bakara. | Open Subtitles | قيادة السيارات و لعب الورق |
Altın paralar, arabalar ve dört diğer ayı şovunu gösteriyorlar ve geri döndüklerinde bu şey soğumuş oluyor. | Open Subtitles | عملات ذهبية والسيارات وحوالي أربع عروض أخرى عن الدببة. و من بعد يعودون، فيكون نائماً |
Ama gözlerim sıradan olduğu için güzel bir kadın gördüğümde ve elime büyük arabalar ve paralar geçince dünyanın parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | لكن عيناي الآن بسيطة، واكون شهواني عندما أرى نساء جميلات والسيارات الكبيرة والنقود الكثيرة، وأريد أن أكون جزءً من ذلك. |
Gençler, elektrikli arabalar ve akılllı telefonlardan önce bu vardı bira delmece yapıIırdı. | Open Subtitles | يا شباب، قبل أن يتم اختراع الهواتف الذكية والسيارات الكهربائية، كان هناك اختراع ثقب علبة الجعة |
Onların çözüm yolu; Silahlar, hızlı arabalar,ve şovenizm(Aşırı milliyetçilik). | Open Subtitles | الأسلحه و السيارات السريعه و على وشك الإختفاء |
evler,arabalar ve kıyafetlet gelecek! | Open Subtitles | أن المنازل و السيارات والملابس ستأتى |