Adını öğrenemedim, ama yakışıklı ve güzel arabası olan biriydi. | Open Subtitles | لم أعرف اسمه إنه ذو مظهر جيد و لديه سيارة جميلة |
arabası olan bir tanıdığın var mı? | Open Subtitles | أتعرف أحداً لديه سيارة بإمكاني استعارتها ؟ |
Üstü açık arabası olan o herifle gitmiştir herhalde. | Open Subtitles | لكنها هربت مع ذلك الشاب صاحب السيارة المفتوحة |
Evet, tabii. Harika bir arabası olan Yves. | Open Subtitles | نعم، نعم (ايف) صاحب السيارة الجميلة |
Kendi özel arabası olan çocuklar için uygun değil. | Open Subtitles | و ليست للصبيه الذين يمتلكون سيارات نادره |
Üstü açık arabası olan keller tanıyorum. | Open Subtitles | رأيت رجالاً صلع يمتلكون سيارات مكشوفة |
Eğer arabası olan biriyle çıkıyor olsaydım, sana söylerdim; biliyorsun. | Open Subtitles | من فضلك، كنت أعرف أنني لماقل لك. إذا كنت اوعد شخص لديه سيارة. |
Bütün zırvalıkların cevabını ezberlemeye mi çalıştın? Winston! Kendi arabası olan zengin ve zeki birisini istemiyorum. | Open Subtitles | أنت حاولتُ تذكر كل الأجابات ، (وينستون) لا أريد شخص ذكي ، ثري ، الذي لديه سيارة |
arabası olan o. | Open Subtitles | لأن لديه سيارة |