Fizikçilerin ve astronomların karanlık maddeyi aramak için birçok yöntemleri var. | TED | حسنًا، يمتلك الفيزيائيون والفلكيون العديد من السبل للبحث عن المادة المظلمة. |
Şimdi, onlar yeni bir dünya aramak için uygarlığın yarsını gönderdiler. Haftada 21 milyar oyun saatini bulduğum yer burası. | TED | الآن، لقد جعلوا نصف الحضارة تذهب للبحث عن عالم جديد. ومن هنا حصلت على ٢١ بليون ساعة أسبوعيا من اللعب. |
Yeni tanıştığın birini aramak için epey geç bir saat. | Open Subtitles | 08 صباحاً وهذا وقت متأخّر جدّاً للاتصال بشخص قابلتَه توّاً |
İş aramak için yaklaşık olarak altı ay önce geldi. | Open Subtitles | وقال انه جاء إلي منذ ستة أشهر بحثاً عن وظيفة |
Kendime dairenizde dijital kaset aramak için arama iznini neden çıkartmadığımı sorup duruyorum doğrusu. | Open Subtitles | أريد أن اعلم لما قد طلبوا مني أن أصدر أمر لتفتيش شقتك للبحث عن شريط رقمي. |
Bütün yol boyunca onu aramak için telefona uzanmaya devam ettim | Open Subtitles | طوال طريقي إلى هنا كنت أحاول أن أجد هاتفاً لأتصل بها |
Gecelerini, güvenli oyuklarda geçirip sabah yiyecek aramak için yola koyulurlar. | Open Subtitles | يقضون لياليهم في الكهوف الآمنة يخرجون كلّ صباح للبحث عن الطعام |
Varlığına bile inanmadığın bir yeri aramak için bir araba çalıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تقودين في الأنحاء سيارة مسروقة للبحث عن بحيرة غير موجودة |
Meeseeks'ler bu dünyaya bir anlam aramak için gelmiyor, Jerry! | Open Subtitles | الميسيكس لايولدون في هذا العالم للبحث عن أي معنى جيري |
Beş milis köleleri aramak için gelip kulübeleri ateşe verdi. | Open Subtitles | أتى خمسة جنود هنا للبحث عن عبيد أشعلوا النار بالأكواخ |
Fakat ülkenin en iyi yeteneklerini aramak için nereye gideceğini bilmiyordu. Sonra buna mecbur olmadığı ortaya çıktı. | TED | ولكن لم يكن لديه المال الكافي للذهاب لجميع أنحاء البلاد للبحث عن أفضل موهبة، ولكن اتضح أنه لم يكن عليه فعل ذلك. |
Yüzbaşı, keşke sizi aramak için daha iyi bir sebebim olsaydı. | Open Subtitles | ايها النقيب، كنت أتمنى لو كان لدي سبب جيد للاتصال بك |
Ne demezsin, lanet yardımın çok iyi, Fakat 911'i aramak için kullanabiliriz? | Open Subtitles | مُساعدتك لا بأس بها، لكن هل يمكننا استخدامه للاتصال بـ 911 ؟ |
Yarısı gidip altın aramak için kaçtı. | TED | نصف هذا العدد قصَد الصحراء بحثاً عن الذهب. |
Arabayı aramak için birini bulmalıyız ki bizi biraz gezdirip arabayı bulmak için yardım etsin. | Open Subtitles | يجب أن نطلب من أحداً أن يقود بنا في أرجاء المكان بحثاً عن السيارة |
Bu yüzden evinizi aramak için izin istiyoruz. | Open Subtitles | بذلك في العقل، نحن نودّ رخصة لتفتيش بيتك. |
Bölgeyi aramak için birkaç memur çağırayım. | Open Subtitles | أنا سأجد بعض الأزياء الرسمية لتفتيش المنطقة. |
Pekâlâ, tamam. Dışarıya aramak için hangi numarayla hat alıyoruz? | Open Subtitles | حسناً إنتظر، إنتظر ما الرقم الذي علي ضغطه لأتصل بالخارج |
Evet, evi aramak için hazırlanalım. | Open Subtitles | دعونا نكون جاهزون للإتصال بالبيت ماذا هناك؟ |
Görünüşe bakılırsa bu seferki intiharı sonrası sizi aramak için programlanmış. | Open Subtitles | يبدو أن هذه كانت مبرمجه لتتصل بك عندما ينتحر |
Bu mezgitleri kuzeye gitmeye ve daha soğuk bölgeleri aramak için yayılmaya zorlayan nedenlerden biri olabilir. | TED | وقد يكون ذلك أحد القوى التي تدفع البلوق للاتجاه شمالًا، والانتشار بحثًا عن مناطق أكثر برودة. |
İstediğiniz her hangi bir gizli referansı aramak için baştan aşağı okuyabilirsiniz. | TED | حلل الكتاب من الجلد الى الجلد بحثا عن اي مرجع خفي تريده. |
Ama beni aramak için döndüğünde kimseyi görmediğini söylüyor. | Open Subtitles | الآن إنه يقول أنه عاد ليبحث عنى ولم يجد احدآ |
Ama daha çok gençsin Böyle bir eğlence aramak için | Open Subtitles | ولكنك تبدو صغيرا جدا لتبحث عن هذا النوع من المتعه |
Ben de yıllarımı kayıp ikiz kardeşlerimi aramak için harcadım-- | Open Subtitles | أنا عن نفسي قضيت سنوات في البحث عن توأمي المفقود |
Seks dürtüsünün, etrafta gezinip değişik değişik eşler aramak için evrimleştiğini düşünüyorum. | TED | وأعتقد أن الدافع الجنسي تطوّر فيوصلك إلى هناك، باحثاً عن شريك العمر |
Rektörü aramak için de geç mi? Bilmiyorum. | Open Subtitles | هذا هذا متأخر قليلا للأتصال بالمستشارة ؟ |
Şu andan itibaren her anımı o klibi aramak için harcayacağım. | Open Subtitles | من الآن وصاعداً سأقضي كل دقيقة من وقتي لأبحث عن الشريط |