Takas yapmaya hazır olduğunda bu numarayı araman için 1 saatin var. | Open Subtitles | أمامك ساعة واحدة لتتصل بهذا الرقم عندما تكون مستعداً لإجراء التبادل |
Sana araman için bir isim vereceğim ama peşinden gitmek için benim yardımımı kullanman lazım. | Open Subtitles | وسأعطيك اسمًا لتتصل به, ولكن يتوجب عليك الإستعانة بي لملاحقة الخبر. |
Bizi araman için sana yarın sabaha kadar müsaade. | Open Subtitles | أمامك حتى صباح الغد لتتصل بنا. |
O parayı sana Hasan Fikri'yi araman için onu bulman için verdiler. | Open Subtitles | لقد دفعوا لك لتتصل ب"حسن" وتجده وترى ما تستطيع فعله |
Altı durak sonra, anneni araman için bir telefon var. | Open Subtitles | بعد ست مواقف ستجد هاتف لتتصل بوالدتك |
Onu geri araman için bir numara verdi mi? | Open Subtitles | هل منحتك رقماً لتتصل بها عن طريقه ؟ |
Onu geri araman için bir numara verdi mi? | Open Subtitles | هل منحتك رقماً لتتصل بها عن طريقه ؟ |
İşte bu. Sana araman için bir numara vereceğim. | Open Subtitles | -هذه هي، لديَّ رقمٌ لكَ لتتصل به |
Georgia'yı araman için zamanında gideyim ben. | Open Subtitles | " ستحصل على وقت لتتصل بـ " جورجيا |
araman için numara vereceğim. | Open Subtitles | سأعطيك رقماً لتتصل به بيتزا؟ |
911 Acil'i araman için yalvardı. | Open Subtitles | -توسلت لك لتتصل بالطوارئ |