Tekrar ne zaman arayabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | تأكدوا أني سأتصل بكم ثانية عندما يمكنني هذا |
Telefonun yanında olduğuna emin ol böylece sen görüşme yaparken ben de arayabilirim ve konferans görüşme yapabiliriz. | Open Subtitles | تأكدي أن تأخذي الهاتف الخليوي معكِ عندما تكونين في المقابله ، سأتصل بكِ، و يمكنكِ إستشارتي |
Avukatımı arayabilirim. Ne kadarsa öder. | Open Subtitles | يمكنني أن أتصل بمحاميي، مهما كان الأمر لا تستطيع فعل هذا |
Ama seni bir ara arayabilirim. Belki başım belaya girer falan? | Open Subtitles | لكن يمكنني الاتصال بك في وقت ما في حال وقعت في مشكلة، صحيح؟ |
Ferguson ve Smitty'i arayabilirim ve bizimle orada buluşup teçhizatı alabilirler. | Open Subtitles | بإمكاني الإتصال بـ فيرغسون و سميتي حتى يلاقيانا هناك ليأخذا الشاحنة |
Aslında, bu aptalca. Eğer siz bir şeylerin ortasındaysanız, sonra arayabilirim. | Open Subtitles | .إنّه أمر سخيف في الواقع .يمكنني أن أتّصل لاحقاً إن كنتنّّ مشغولات |
Bir arkadaşım var, eskiden aktif bir üyeydi. Onu arayabilirim. | Open Subtitles | لدي صديق كان عضوا فاعلا يمكنني الإتصال به |
Telefon da açabilirim... Baton Rouge'de psikiyatri bölümü başkanı çok iyi arkadaşım, Nell için onu arayabilirim. | Open Subtitles | سأفعل هذا بسرور و أيضاً سأتصل بصديقي الطبيب النفسي رئيس القسم النفسي |
Şu anda telefona ulaşacak durumda değilim. Ama siz sonra arayabilirim. | Open Subtitles | لا أستطيع الرد علي التليفون الان ولكن سأتصل بك لاحقاً |
İstersen avukatını arayabilirim, ama burada olmamın sebebi o insanları senin öldürdüğünü düşünmemem. | Open Subtitles | سأتصل به إن شئت، ولكن سبب تواجدي هنا هو أنني لا أعتقد أنّكَ قتلت اولئك الأشخاص |
İstersen onu arayabilirim, ama burada olmamın sebebi o insanları senin öldürdüğünü düşünmemem. | Open Subtitles | سأتصل به إن شئت، ولكن سبب تواجدي هنا هو أنني لا أعتقد أنّكَ قتلت اولئك الأشخاص |
Gerçekten istediğiniz bu mu ister misiniz müzayede evini arayayım eğer isterseniz arayabilirim. | Open Subtitles | هل حقاً يجب أن أتصل ..بدار المزاد. ثم توقّفني في الدقيقة الأخيرة؟ |
Tabii eğer korktuysan Chloe'yi arayabilirim. Kim korktuğumu söyledi? | Open Subtitles | لو أنت خائفة يمكن أن أتصل بكلوي من قال أني خائفة؟ |
Bizi bir sonraki duraktan alması için arayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني الاتصال به وإخباره أن ينتظرني في المحطة التالية |
Arkadaşınızın orada olduğundan ve tehlikede olduğundan eminseniz sosyal hizmetleri arayabilirim. | Open Subtitles | إن كنت متأكداً من أن صديقك في الغرفة وهو في خطر، يمكنني الاتصال بالخدمات الاجتماعية. |
Yukarıyı arayabilirim. | Open Subtitles | بإمكاني الإتصال بالطابق العلوي |
Ayrıca, seni daha sonra arayabilirim, beş dakika sonra mesela. - Hoşça kal baba. | Open Subtitles | وربّما أتّصل بكِ لاحقًا، لنقل بعد خمسة دقائق. |
O zaman taksi servisi numarası almak için onları arayabilirim. | Open Subtitles | حتى يمكنني الإتصال والحصول على رقم خدمة سيارات الأجرة |
Baban birazdan gelir, ama istersen arayabilirim, ister misin? | Open Subtitles | سيعود والدك قريبا، ولكنني استطيع ان اتصل عليه ، هل اتصل عليه؟ |
Hâlâ Kanal 10'u arayabilirim. | Open Subtitles | إنّ بإمكاني دوماً الإتّصال بالقناة العاشرة. |
Onu hemen şimdi evinden arayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أتصل به في البيت الآن |
Elbette bir şekilde onu altı ay içinde arayabilirim ve... | Open Subtitles | طبعاً, بعد ستة أشهر يمكنني أن اتصل بها و أقول... |
İsterseniz arayabilirim. | Open Subtitles | بإمكاني مهاتفته |
Geri döndüğümüzde, eğer istersen seni arayabilirim. | Open Subtitles | إذاً عندما نرجع أنا وأنتِ, تعرفين, إذا أردتِ ربما قد أتصل بكِ |
Polisi arayabilirim. | Open Subtitles | بامكاني الاتصال بالشرطة |
Diğer evlatlık çocukları arayabilirim. Kadınla irtibat halinde olabilirler. | Open Subtitles | أستطيع الإتصال بأطفال الرعابة الآخرين ربما قد يكونوا على إتصال بها |