"arkadaşı olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

• أنه صديق
• أنك صديق
• كان صديقه
• هو صديق
• هو صديقه
• كنت صديق
• أنّه صديق
• أنكِ صديقة
• بأنك صديقة
• بأنه صديق

Ordunun arkadaşı olduğunu herkes biliyor ama ortada onu ilişkilendiren bir şey yok.
معلوم شائع أنه صديق للجماعة ولكنه بلا سجل إجرامي

Onun komutanın arkadaşı olduğunu biliyorum ve ondan hoşlanıyor gibi davranmamız gerektiğini de ama o maymun boynuma bir bıçak dayadı.
أنا أعلم أنه صديق القائد، وأعلم أننا من المفترض أن نتظاهر بمحبته. لكن هذا القرد قد وضع سكيناً على رقبتي.

Seni cenazede gördüm. Roger'ın arkadaşı olduğunu bilmiyordum.
لقد رأيتك أثناء الدفن لم أكن أعرف أنك صديق لروجر

Bu yüzden arkadaşı olduğunu düşündü.
السبب الذي إعتقد إنّه كان صديقه

Emmett'in Daphne'nin arkadaşı olduğunu biliyorum ama senin de erkek arkadaşın...
(حسنّ، أنا أعرف بأن (إيميت هو صديق دافني ولكنه صديقُكِ الحميم

Bir gün, delirmeden önceydi bana silahının tek arkadaşı olduğunu ve birlikte gömülmek istediğini söylemişti.
ذات مرة أخبرني بأن سلاحه هو صديقه الوحيد ويريد أن يدفن معه

Babamın arkadaşı olduğunu söyledin. Evime geldin.
قلت بأنك كنت صديق أبي، أتيت إلى منزلي

Ayrıca, bana Ninja Kaplumbağaların arkadaşı olduğunu söylemişti ve o zamanlar çok tutulurlardı.
وأيضًا أخبرني أنّه صديق سلاحف النّينجا، وكانوا مشاهيرًا حينها.

Nicole'un bir arkadaşı olduğunu sanıyordum?
أعتقد بأنكِ قلتِ أنكِ صديقة( نيكول)

Hayatım, lütfen bana Scott'ın arkadaşı olduğunu söyle çünkü şu an cidden beni korkutmaya başladın.
عزيزتى،من فضلك أخبرينى بأنك صديقة سكوت إيبروف لأنكِ تُفزعيني الأن.

Hiç, sadece senin Wells'in eski erkek arkadaşı olduğunu sanan bir akıl hastası olduğunu söyledim.
اوه,فقط أخبرتها انك كنت مريضاً عقلياً الذي كان يعتقد بأنه صديق وليس القديم

- Hayır sadece çok özel bir arkadaşı olduğunu söyledi.
- لا، لقد قالت فقط أنه .. صديق خاص للغاية.

Bay Owen'dan ev partisine katılmamı isteyen bir mektup aldım, benim çok eski ve saygın bir dostumun arkadaşı olduğunu iddia ediyordu, ve o da burada olacaktı.
تلقيت رساله من مستر أوين .. يسألنى الحضور لحفله فى منزله و إدعى أنه صديق ... ... لصديق قديم و عزيز علىَ جدا

Babamın arkadaşı olduğunu söyleyen bir yabancıyla karşılaştım.
كان هناك شخص غريب ادّعى أنه صديق لأبي.

- Onun arkadaşı olduğunu söyledi.
قال أنه صديق لها

arkadaşı olduğunu söylemiş.
عرّف نفسه على أنه صديق

Nick'in arkadaşı olduğunu biliyorum.
إسمع، شكراً لك على كل شيء. أعلم أنك صديق لـ(نيـك).

- Kasım'ın arkadaşı olduğunu söylüyorsun. - Evet, efendim.
(أنت تقول أنك صديق (قسيم - نعم يا سيدي -

Ona Yurik'in arkadaşı olduğunu söyle.
فقط أخبره أنك صديق " يوريك "

Onun bir arkadaşı olduğunu söyledi.
اخبرني انه كان صديقه

El-ahrairah, Frith'in arkadaşı olduğunu biliyordu ve her sabah, Frith günlük işlerini yaptıktan sonra..
"آلاهريرا) علم حينها أن الإله (فريث) كان صديقه)" "وفى كل مساءٍ حينما يفرغ (فريث) من عمله اليومى"...

Aile arkadaşı olduğunu söyle.
أخبرْه هو صديق عائلةُ.

Yargıç Baxter'ın, Will'in arkadaşı olduğunu biliyor musun?
أتعلمين أن القاضي (باكستر) هو صديق لـ(ويل) ؟

Belki sen Marty'e burada, Patrick'in onun arkadaşı olduğunu anlatabilirsin.
ربما تريد اخبار مارتي هنا بأن باتريك هو صديقه

Bize Jake'in değil de, Anna'nın arkadaşı olduğunu söylemeyi unutmuşsun.
لم تذكر لنا بانك كنت صديق (انـّا) ولست صديق(جيك)

Onun bir arkadaşımın arkadaşı olduğunu söylesem inanır mıydın?
هل ستصدّق أنّه صديق صديقة؟

Earl ve Emma'ya Jack Porter'ın arkadaşı olduğunu söyle.
أخبري (إيرل) و(إيما) بأنك صديقة لـ(جاك بورتر).

Bay Holmes'un bir arkadaşı olduğunu iddia ediyor Onu tanıyor musun?
يدعي بأنه صديق للسيد (هولمز) ، هل تعرفينه؟