"artmasına" - Translation from Turkish to Arabic

    • زيادة
        
    • الاستعمال المتزايد
        
    Petrol ve gaz için keşif ve çıkartma işlemlerinin artmasına ticari gemi potansiyelinde yükselmeye ve turizmde gelişmeye yol açtı. TED مما أدى إلى زيادة في استخراج واستخدام النفط والغاز، وزيادة الشحنات التجارية المحتملة فضلاً عن زيادة السياحة.
    O patatesin sağlıklı Prusya nüfusunun artmasına yardımcı olacağına inandı. TED اعتقد بأن البطاطا يمكنها أن تساهم في زيادة أعداد البروسيين الأصحاء.
    Dr. Grainman, gücümün ufak bir kısmını başka bir iş için harcamak iç sıcaklığın artmasına neden olacaktır. Open Subtitles جرايمان ، نقوم بالتحويل حتى أقل قدر من الطاقة في هذا الوقت سوف يتسبب في زيادة كبيرة
    Cep telefonu kullanışının artmasına rağmen yaklaşık 4.5 milyon yerli ve 2 milyon turist hala düzenli olarak paralı telefon kullanıyor. Open Subtitles على الرغم من الاستعمال المتزايد ... للهواتف الخلوية .اربع ملايين ونصف مليون عدد السكان واثنان مليون زائر ... مازالتتستعملالهواتفالعمومية بشكل منتظم
    Cep telefonu kullanışının artmasına rağmen yaklaşık 4.5 milyon yerli ve 2 milyon turist hala düzenli olarak paralı telefon kullanıyor. Open Subtitles على الرغم من الاستعمال المتزايد ... للهواتف الخلوية .اربع ملايين ونصف مليون عدد السكان واثنان مليون زائر ... مازالتتستعملالهواتفالعمومية بشكل منتظم
    Gloria'nın cinayetindeki bütü farklar ritüelin artmasına yol açmış. Open Subtitles كل الإنحرافات بوفاة غلوريا تتضمن زيادة طقوسية
    Anılarımı dizi hâlinde basmak satışımızın artmasına yardımcı olacaktır. Open Subtitles لأن نشر سيرتي الذاتية على شكل حلقات سوف يُساعد على زيادة مبيعاتنا.
    Onun gelir artışı senin verdiğin verginin artmasına neden oluyor. Open Subtitles زيادة مدخولها رفع فاتورة ضرائبكما كثيراً
    Şimdi, esas olarak bu durum, kendi zihnime karşı aldığım agresif bir tutumu temsil ediyordu bir tür psişik iç savaş ve bunun karşılığında seslerin artmasına sebep oldu, giderek düşmanlaşıyor ve tehdit edici oluyordu. TED بشكل أساسي، كان هذا بمثابة أخذ موقف عدائي تجاه عقلي نوع من الحرب الأهلية النفسية، وهذا بدوره تسبب في زيادة عدد الأصوات ونموّها تدريجياً بشكل عدائي وكتهديد.
    Kaçak bir trene binmek gibi -- bilmiyorum -- eşitsizliğin artmasına sebep oluyor mu? TED وكأنك موجود على متن قطار جامح، وهذا-- لا أعرف-- يساعد في زيادة اللامساواة؟
    Yani, bizim hizmet verdiğimiz hastanelerde kan kullanımı önemli ölçüde artmasına rağmen, son dokuz ay içinde, herhangi bir hastanede sıfır ünite kanın zamanı geçmiştir. TED وعلى الرغم من زيادة استخدام وحدات الدم بطريقة ملحوظة في كل من المستشفيات التي نخدمها لم تنتهي صلاحية أي منها على الاطلاق في الـ 9 أشهر الماضية في أي من هذه المستشفيات
    Gelir dünya nüfusunun büyük bir bölümü için arttı, nüfusun bu süre zarfında 2 milyar insan artmasına rağmen. TED إرتفعت الدخول لغالبية سكان العالم ، بالرغم من زيادة السكان بحوالي بليوني شخص في نفس هذه الفترة .
    Ortaya çıkan gecikmeler, masrafların @@@70 oranında artmasına sebep oluyor. Open Subtitles تكاليف زيادة تأخير متتالية أكثر من 70٪.
    Belki de polis hareketinin artmasına uyum sağlıyordur. Open Subtitles ربما يتأقلم مع زيادة وجود الشرطة
    - Doğu Ukrayna'daki birliklerin artmasına yönelik istihbaratı kimden alıyordum sanıyorsun? Open Subtitles من برأيك كان يمدني بمعلومات عن زيادة القوات في (أكرانيا الشرقية)؟
    Ama, laptopu kucaklarında dengelemek için daha az doğal olan bir pozisyona geçerler, bu da bacaklarındaki vücut ısılarının belirgin bir şekilde artmasına neden olur." Yerel ısınma sorunu budur. TED بينما، يتخذون أوضاع أقل طبيعيةً من أجل موازنته علي ارجلهم، التي أدت إلي زيادة ملحوظة لحرارة الجسم بين أفخاذهم." هذه هي قضية إرتفاع الحرارة المحلية.
    Bununla beraber Jo Yoon'un tam desteğiyle yedi yandaşı kumar oynayıp tefeci gibi davranarak yoksulların acılarının ve dertlerinin artmasına sebep oluyor. Open Subtitles ... بـِ الاضـافة ، مع دعم جو يـون الكامل انصـاره السيـاسيون ، يقـامرون ويلتهمون كل شئ كـَ اسماك قرش .. بـِ الاضـافة لـِ زيادة معـاناة أولئك المساكين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more