"artmaya" - Translation from Turkish to Arabic

    • تتزايد
        
    • تزايد
        
    • التزايد
        
    • تصاعد
        
    • ازدياد
        
    • الزيادة
        
    • يتزايد
        
    Bilim adamları, garip radyasyon miktarının, şu saatlerde artmaya devam ettiğini söylüyor. Open Subtitles بواسطة العلماء،و أن هذه الإشعاعات تتزايد ،و يعتقد أن ذلك
    Oğlunuzun fedakarlığı sayesinde sayımız şimdiden artmaya başladı. Open Subtitles بسبب تضحية ابنك , أعداد المنضمين لنا تتزايد
    Sorun şu ki, nüfus artmaya devam ederse müsait boş alan miktarı azalacak. Open Subtitles المُشكلَة أنهُ معَ تزايد السُكان يتضائَل المكان المُتاح
    Ötücü kuşların, göçebe kuşların sayısı büyük ölçüde artmaya başladı. TED بدأ عدد الطيور المغردة, والطيور المهاجرة... ...في التزايد بصورة كبيرة.
    Ve son olarak Irak'ta şiddet yeniden artmaya başlarken, parlamento seçimlerinin üzerinden ancak dört ay geçtikten sonra bir hükümet kurulabildi. TED وفي العراق العنف في تصاعد مرة اخرى ومازالت الحكومة لم تتشكل بعد بعد عدة اشهر من انتهاء الانتخابات
    Güneydoğu Asya'nın gecekondu mahallelerinde suç oranları artmaya devam ediyor. Open Subtitles الجريمة في ازدياد في في عدد من الأحياء الفقيرة في جميع أنحاء جنوب شرق اسيا
    dünyanın bu bölümlerine bağlanma gerçekten olağanüstü ve hızla artmaya da devam etmektedir. TED الربط في هذه الأجزاء من العالم هو حقا استثنائي ، ومستمر في الزيادة.
    Karbondioksit, Sanayi Devrimi'nin başından beri artıyor, günümüzde yaklaşık olarak milyonda 280'den 410 birimin üzerine artış gösterdi ve artmaya da devam ediyor. TED أخذ ثاني أكسيد الكربون يتزايد منذ بدأت الثورة الصناعية، يتزايد من 280 جزء في المليون ليصل إلى ما يزيد على 410 في يومنا الحاضر، وهو مستمرٌ في التزايد،
    Her gece haberlerde ceset sayısı artmaya devam ederken onlardan biri olup olmadığını merak ederdim. Open Subtitles كُلَّ ليلة أتابع نشرة الأخبار وأرى أعداد الجثاث تتزايد وأتساءل في كل مرة إن كنت أنت من ضمن هذه الأعداد..
    Ölü sayısı 144'e yükseldi ve artmaya devam ediyor. Open Subtitles "وأرقام الضحايا وصلت إلى 144 ولا تزال تتزايد"
    İçkiyi acele getir. Ağrılarım artmaya başladı. Open Subtitles أسرع إلى بالشراب با(جورج)ِ الآلام تتزايد
    Yüzde 3, artmaya devam ediyor. Open Subtitles 3%, و تتزايد
    Aynen, Britanya'ya tehdit olan ordu sayısı artmaya devam ediyor. Open Subtitles نعم, فعدد السلطات التي تستسلم لتهديدات بريطانيا في تزايد
    Minimum güç gereksinimleri ve isabet ikramiyeleri tanıtılan yeni ekipmanlar için artmaya devam ediyor. Open Subtitles ... أقل متطلبات القوة ودقة المكافآت في تزايد مستمر لعرض معدات جديدة
    Pirincin fiyatı artmaya devam ediyor. Open Subtitles ‫" برايس اوف رايس" ‫سعر الأرز ‫في تزايد مستمر
    artmaya devam etmekte ve 2020'ye kadar 61 milyar tona ulaşacak. TED بسبب هذا التزايد من الممكن ان يصبح 61 مليار طن في عام 2020.
    Kurtlar çakalları öldürdü ve bunun sonucu olarak, tavşanların ve farelerin sayısı artmaya başladı, bu da daha fazla doğan, daha fazla sansar, daha fazla tilki, daha fazla porsuk demekti. TED قتلت الذئاب حيوانات الكيوتي, ونتيجة لذلك,... بدأ عدد الأرانب والفئران في التزايد,... ...وهو ما يعني المزيد من الصقور، المزيد من حيوانات ابن عرس،... ...المزيد من الثعالب, والمزيد من حيوانات الغرير.
    Fast-food devrimi ulusu sarmışken, Amerika'daki kanser ölümleri artmaya devam ediyordu. Open Subtitles بينما كانت ثورة الوجبات الجاهزة تكتسح الأمّة، كانت معدلات وفيات السرطان في أمريكا في تصاعد ٍ مستمر.
    Ama diğer birçok yerdeki baskı artmaya devam ediyor. Open Subtitles لكن الضغط على العديد من أماكن البرية الأخرى لازال في ازدياد
    Tedavi programları mümkün hale geldi, parasal kaynak sağlama mümkün oldu ve antiretroviral ilaç kullananların sayısı hızla artmaya başladı. TED البرامج العلاجية أصبحت ممكنة ، التمويل أصبح متاحا ، وعدد الناس المتناولون للادوية المضادة للفيروسات العكوسة بدأ في الزيادة بإضطراد.
    Umut vericiydi. Ama sonra sayılar artmaya başladı. Open Subtitles "كان الموضوع محفّزًا، لكن أخذ العدد يتزايد"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more