Prosedür pahalı tabii ama asıl para nerede, biliyor musun? | Open Subtitles | أعني هذا الأجراءات مكلفه لكن تعلم اين يوجد المال الحقيقي |
Kendimizi belli etmek. Adımızı duyurmak, işte asıl para o zaman geliyor. | Open Subtitles | تنتج عرضاً عندما تصنع اسماً لنفسك عندها سيأتي المال الحقيقي |
Ama asıl para takıma çıkmayı başardığında gelir. | Open Subtitles | لكن سوف يأتي المال الحقيقي عندما تفعل شيء للفريق |
Merak etme. asıl para New York'ta. | Open Subtitles | - ولكن لا تقلقي، المال الحقيقي في نيويورك. |
asıl para orada. | Open Subtitles | ذلك هو المال الحقيقي |
Adamım, o orospu çocuğunu sikeyim, doğrudan James'e gideriz çünkü bu civarda asıl para James'tedir. | Open Subtitles | يا رجل، تبّا له ذلك اللعين، سنذهب مباشرة إلى (جيمس) لأنّ (جيمس) هو المال الحقيقي هنا |