"asılmak" - Translation from Turkish to Arabic

• الشنق
• تُشنق
• أشنق
• تشنق
• مغازلة
• يتم شنقى
• شنقي

Bornoz kemeriyle Asılmak beyni sıçratmaz.
الشنق لايمكن أن يُسرب دماغك بكل أرجاء الأرضية مع الحزام من لبس دورة المياه

Sadece öldürmekten değil, bir de kralına suçlarını gizlemek için yalan söylediysen, cezan Asılmak olmaz.
لو أنك لم تقتل فقط بل كذبت على ملكك لإخفاء جرائمكم سيكون عقابك ليس الشنق

Suçluluk duygusunun yaşattığı yavaş eziyettense çabucak Asılmak daha iyidir, değil mi?
أليس الشنق السريع أفضل من العذاب البطيء للشعور الذنب؟

Amerikan senatosu tarafından. Ağaçta Asılmak yerine.
بواسطة لجنة من المجلس الشيوخ الأمريكي عوضًا على أن تُشنق بشجرة

Hemen Asılmak istediğimden pek emin değilim.
لست واثقاً بأننى أريد أن أشنق حالياً

Asılmak istemiyorsan bana neden zehirli olduğunu düşündüğünü söyleyeceksin.
مالم ترد أن تشنق ستخبرني لماذا تعتقد بأنه سم الآن

Şu an son istediğim şey birilerine Asılmak olur.
آخر شيءٍ قد أودّه هو مغازلة امرأةٍ.

Yakında ikinizin de Asılmak için bir şansı olacak zaten.
كلاكما ستسنح له فرصة الشنق قريبًا جدًا

Asılmak bile iyiydi onun için.
الشنق كان أفضل لها

Asılmak çok fazla heyecan yarattı.
.... الشنق خلف كثيرا من الهياج

- Asılmak senin için çok hafif kalır! - Hain!
الشنق لايكفي ياخائن

- Asılmak paklar bunu!
! أنه يستحق الشنق أين زوجتي ؟

Çok kötü bir şey, Asılmak, Oliver.
الشنق مخيف جداً، (أوليفير)

Asılmak mı?
الشنق ؟

Saçmalama Tommy, Asılmak istemezsin değil mi?
لا تكن مجنوناً يا (تومي). لا تريد أن تُشنق.

Ben, Hepnarova'nın Asılmak istediğini söylemeye çalışıyordum. İnsanların davasından haberdar olması için.
كنت أنوي القول بأن (هيبناروفا) أرادت أن تُشنق لتجعل الناس يعرفون بشأن قضيتها.

- Sen de mi Asılmak istiyorsun?
-أتريد أن تُشنق أيضاً؟

Ona Asılmak istemediğimi ve asla öyle bir şey yapmayacağımı söyledim.
قلت لها أننى لا أريد أن أشنق ولن أفعلها

- Karım kraliçe olmadan Asılmak istemem.
أنا أفضل ألا أشنق أمام زوجتى الملكة

Asılmak... Ne kadar kötü bir ölüm şekli.
أن تشنق ، تلك طريقة لئيمة للرحيل

- Görüşüne göre Frank'in... başkalarının karılarına Asılmak gibi bir alışkanlığı varmış.
يبدو أنّ (فرانك) لديه عادة مغازلة زوجات الآخرين

Asılmak üzereydim. İyi bir fikir gibi geldi.
كنت على وشك أن يتم شنقى, ولقد بدت كفكره جيده وقتها

Onlara bunu söyleme tabi sancağa Asılmak istemiyorsan!
نحن لا نبحر بالقرب منهم بعد إلا إذ كنت تريدني أن يتم شنقي