"asansöründe" - Translation from Turkish to Arabic

    • مصعد
        
    • مِصعد
        
    Bradbury Building'in asansöründe bir adam kazara bir kadının tenine dokundu ama kadın dönüp öylesine duyguyla baktı ki... Open Subtitles فى مصعد مبنى برودواى لمس رجل بشرة عارية إمرأة بالصدفة لكن ذلك جعلها تلتفت ونظرت إليه بطريقة
    Bagaj görevlisi cinayeti için mi geldin? Evet ama otel güvenliği servis asansöründe ceset bulmuş. Open Subtitles أجل لكن أمن الفندق وجد جثة في مصعد الخدمة
    Oyuna geri döndüm! Sakın bunu bir daha yapma. Başka bir boyuta giden geçit yük asansöründe mi? Open Subtitles عدت للعبة لا تفعلي ذلك لي مرة ثانية ابداً بوابة إلى البُعد الآخر في مصعد البضائع
    Yüzbaşım, yük asansöründe hareket var. Open Subtitles ملازملدينا احد يتحرك في مصعد الشحن
    Translandic Binası, 4. katta yük asansöründe buluşalım. Open Subtitles قابلني في بناية الأطلسي عند مِصعد الشّحن
    Bradbury Building'in asansöründe bir adam kazara bir kadının tenine dokundu ama kadın dönüp öylesine duyguyla baktı ki... Open Subtitles " في مصعد مبنى " بردفري لمس شخص ما امرأة دون قصد فالتفت إليه وفي عينيها تلك النظرة
    Bayan Lockhart, hiç servis asansöründe bulundunuz mu? Open Subtitles سيدة " لوكارت " هل سبق أن كنت في مصعد الخدمة ؟
    Otel asansöründe uygun bir an yakalasalar hatta romantik ve her ihtimale açık bir an olsa bile erkekler bunu değerlendirmekten acizdirler. Open Subtitles حتّى إن واتتهم الفرصة في مصعد الفـُندق... الأمررومانسيبالكامل، ومليء بالقوة... والرجال قادرين على مُمارسة الجنس
    Komik değildi. Siktiğimin asansöründe değil en azından. Open Subtitles هذا ليس مسليا ليس في مصعد لعين
    Olay yeri inceleme, şüphelilerin DNA'sını bulmak amacıyla otelin asansöründe onların dokunmuş olabileceği her yeri inceliyorlardı. Open Subtitles رجال البحث الجنائي قاموا بفحص مصعد الفندق وقاموا بمسح البقع التي من المرجح أن يكون هؤلاء الرجال لمسوها بحثاً عن حامضهم النووي
    Bir hafta önce sizi otelin asansöründe görmüştüm. Open Subtitles لقد رأيتكِ فى مصعد فندقنا منذ اسبوع مضى
    Yaşadığım binanın asansöründe de bir kamera var. Open Subtitles توجد كاميرا مراقبة في مصعد المجمع كذلك.
    Otel asansöründe sıkışıp kaldım. Open Subtitles لقد علقت في مصعد الفندق.
    Cole etrafı kolaçan etmeye başladı. Beş dakika sonra servis asansöründe olur. Open Subtitles "بدأ (كول) بجولاته، سيبلغ مصعد الخدمة بعد 5 دقائق"
    Cole etrafı kolaçan etmeye başladı. Beş dakika sonra servis asansöründe olur. Open Subtitles "بدأ (كول) بجولاته، سيبلغ مصعد الخدمة بعد 5 دقائق"
    LOEL mağazasının asansöründe biri mahsur kaldı. Open Subtitles ! يوجد شخص عالق داخل مصعد في مركز (لويل) التجاري
    Paramız servis asansöründe. Open Subtitles لدينا المال هو في مصعد صغير
    Sonra Jim planları kontrol ettiğimde küçük bir özelliğini bulduğum yük asansöründe Vicky'e katıldı. Open Subtitles ثم انضم (جيم) لـ(فيكي) في مصعد الحرائق الميزة الصغيرة التي وجدتها عندما تفقدت المخططات
    Bir bakım asansöründe. Open Subtitles في مصعد الصيانة
    Servis asansöründe. Open Subtitles إنها في مِصعد الخدمة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more