| Müziğini insanların kalbinde ve tüm asansörlerde dinleyeceğiz. | Open Subtitles | ,سنسمعها في قلوب الناس وفي المصاعد بكل مكان |
| Seninle otel odalarında, arabaların arka koltuklarında, bozuk asansörlerde buluşuyoruz. | Open Subtitles | في المقاعد الخلفية للسيارات، في المصاعد المتوقفة.. |
| Anka Kuşu, yukarı çıkmadan asansörlerde buluşalım. | Open Subtitles | العنقاء، يقابلني في المصاعد أمامك ترتفع. |
| asansörlerde kapalı alan korkumun tuttuğu aklıma geldi. | Open Subtitles | لقد تذكرت للتو لدي حالة إختناق من المصاعد |
| Bir keresinde asansörlerde yiyişmeye bayılan bir hatunla birlikteydim. | Open Subtitles | كنت ذات مرة مع هذه الفتاة التي أحبت أن تكون غريبة في المصعد |
| Lobi'de, tüm asansörlerde, acil çıkışlarında kameraları var, ama koridorlarda yok. | Open Subtitles | لديهم كاميرات فى الردهة و المصاعد و كل مخارج الطوارىء لكن ليس فى الممرات |
| asansörlerde ve kapılarda güvenlik şifresi var. | Open Subtitles | المصاعد والأبواب ستكون مؤمنة برموز الامان |
| Diğer olasılıklarla birlikte metrolarda, asansörlerde sıkışan insanlarla... | Open Subtitles | الناس محجوزه في الانفاق و المصاعد الكهربائية |
| Londra'nın her tarafında asansörlerde tuhaf etkinlikler olduğuna dair raporlar aldık. | Open Subtitles | ووجدت بلاغات حول لندن عن أنشطة غريبة في المصاعد |
| Metrolarda, asansörlerde kapalı kalan insanlarla, ve bi de olasılıklarla. | Open Subtitles | الناس محتجزون في الانفاق و المصاعد كما لو ان |
| asansörlerde sürdükleri parfümlerle sizi etkilemeye çalışırlar. | Open Subtitles | ويدفعونك للجنون برائحة العطر في المصاعد." |
| asansörlerde seni öpmeye devam edemem. | Open Subtitles | و لا لا يمكنني ان أقبلكِ في المصاعد - أعرف - |
| Plakalar,sayfayaprakları, hatta asansörlerde bile. | Open Subtitles | ارقام الصفحات ، حتى ارقام المصاعد |
| asansörlerde zıplamayı çok severim ama. | Open Subtitles | أوه ، ولكن أنا أحب القفز على المصاعد |
| asansörlerde elektrik yok, basamaklar da iptal. | Open Subtitles | لا طاقة لتشغيل المصاعد والدرج تحطم |
| İşe yaramaz. asansörlerde acil fren sistemi vardır. | Open Subtitles | لن يعمل المصاعد فيها مكابح طوارئ |
| (Kahkahalar) Opera binasından ayrıldığınızda asansörlerde braielle işaretlerinin olduğunu göreceksiniz. | TED | (ضحك) عندما تغادر دار الأوبرا، ستجد هناك لافتات برايل في المصاعد. |
| asansörlerde çalışırım. | Open Subtitles | أنا أعمل في المصاعد |
| Bu asansörlerde bazen.. | Open Subtitles | ... أحياناً يوجد في تلك المصاعد |
| Her 10 yılda sadece 2 kişi asansörlerde ölüyor. | Open Subtitles | أنه يموت شخصين في المصعد كل عقدين |
| asansörlerde kameraları vardı ben de merdivenleri kullandım. | Open Subtitles | لديهم كاميرات في المصعد نزلت من الدرج |